0216 706 15 18 [email protected]
Ethercat Nedir?

Ethercat Nedir?

EtherCAT, bugüne kadar en iyi endüstriyel ağ olarak kabul edilen açık endüstriyel gerçek zamanlı ve deterministik bir ethernet Fieldbus standardıdır.

EtherCAT, kontrol ve sistem mühendisleri ve makine kontrol çözümleri için; sağlam, yüksek hızlı gerçek zamanlı bir ağ olarak giderek daha popüler hale gelmektedir. Belirleyici ve yüksek hızlı güncelleme oranları ve tüm ağ cihazlarının son derece hassas senkronizasyonu ile, makine üreticileri ve sistem entegratörleri, en yüksek performans seviyesini korurken tam bir makine kontrol çözümü oluşturmak için EtherCAT kullanan özel hareket ve makine kontrol platformlarından yararlanabilir.

EtherCAT Avantajları Nelerdir?

Profibus, DeviceNet ve ModbusTCP gibi pek çok tanınmış ağdan daha hızlı büyüyerek öne çıkmıştır. Otomasyon cihazları tedarikçileri, performansı ve esnekliği arttırmak için EtherCAT‘i kendi cihaz uygulamalarında kullanabilmektedirler. Son kullanıcılar ve otomasyon sistemi tasarımcıları, özel ihtiyaçlar için kendi EtherCAT uyumlu cihazlarını uygulamaktadır.

Aşağıdaki avantajlar, EtherCAT‘in hareket kontrolü ve otomasyon alanlarında bu kadar hızlı büyümesinin sebeplerinden bazılarını içermektedir.

Yüksek Hız ve Deterministik

EtherCAT, endüstriyel otomasyon uygulamalarında inanılmaz hızlı çevrim süreleri için itici bir etken olan “anında çalışan ethernet” ilkesini temel alır. Tipik bir ethernet ağında: her bir cihaza ethernet çerçeveleri (veri paketleri) gönderilir, burada cihaz daha sonra verileri okur ve merkeze bir cevap geri göndermektedir. Bu işlem, tüm cihazlar güncellenene kadar ağdaki her cihaz için tekrarlanır. Toplam ağ döngüsü süresi, tüm yanıt sürelerinin toplamı olacaktır ve deterministik değildir.

Bazen, birden fazla cihaz mesajı, bir ethercat – master‘in önceliğe göre tahkim ve organize olmasını gerektirir. Böylelikle döngü süresine gecikme ekleyerek bir diğerini kesintiye uğratabilmektedir. EtherCAT ağında, ana üniteden bir çerçeve gönderilir ve ilk bağımlı cihaz çerçeveyi aldığında; anında verileri adresiyle birlikte alır ve herhangi bir yanıt verisi yazar. Bu, çerçevenin ihmal edilebilir bir zaman gecikmesiyle tüm birimlerden etkili bir şekilde geçtiği ve daha sonra merkeze geri döndüğü anlamına gelir. Ethernet işlemine ek olarak EtherCAT, ağdaki her cihaz için bir çerçeve gerektirmek yerine; birden fazla cihaz için giden ve gelen verilerin tek bir ethernet çerçevesinde birleştirilmesine izin vererek bant genişliğini de optimize etmektedir.

Çok fazla sürücüye, I/O ve diğer cihazlara sahip ağlar için, iletim ek yükü bu yaklaşımla önemli ölçüde azaltılabilir. EtherCAT’in bu verimli ağ tasarımı, çok eksenli servo makine kontrolü gibi yüksek bant genişliği uygulamaları için idealdir.

64 sürücüyü ve birçok I/O aygıtını örnekleme ve güncelleme 250 mikrosaniyeden daha az sürede yapılabilmektedir!

Sıkı Senkronizasyon

Çok eksenli hareket kontrol ağları, çok boyutlu hareket yörüngelerinin fiziksel alanda doğru şekilde yürütülebilmelerini sağlamak için bağımsız aygıtların senkronizasyonuna büyük ölçüde bağlıdır. Bir ağdaki tüm cihazları senkronize etmek için cihazlar arasında iletim süreleri, hesaplanması ve telafi edilmesi için farklı cihazlarda birçok zaman gerekir. EtherCAT standardı bunu dağıtılmış saatler adı verilen bir mekanizma ile gerçekleştirir. Dağıtılmış tüm saatler arasındaki faz kayması 0,1 mikrosaniyeden daha az olmaktadır.

Düşük Maliyetli

EtherCat, seri üretilen ethernet iletişim cihazlarından ve tüm PC tarafından maliyeti en aza indirmek için kullanılan kablolardan yararlanmaktadır. Slave cihazları düşük maliyetli bir kontrol cihazı gerektirmektedir.

Esneklik

  • CoE (EtherCAT üzerinden CANOpen)
  • EoE (EtherCAT üzerinden Ethernet)
  • FoE (EtherCAT üzerinden Ethernet Transferi)
  • SoE (EtherCAT üzerinden Servo Sürücü)
  • FSoE (EtherCAT üzerinden Güvenlik)

dahil olmak üzere çok çeşitli standart uygulama katmanlarını desteklemektedir. Bu, birden fazla satıcının aynı uygulamalar ile tam uyumlu cihazlar kullanmalarını sağlamaktadır.

Ayrıca, VoE‘yi (EtherCAT Üzerinden Satıcıya Özel Protokol) desteklemektedir. Üreticilerin, standart bir uygulamadaki genel giderlerin tolere edilemeyeceği özel bir yüksek hızlı çok eksenli kontrol platformu gibi çok yüksek bant genişliği uygulamaları için kendi protokollerini uygulamalarına izin vermektedir.

Satıcılar esnekliklerini korurken en verimli çözümü sağlamak için cihazlarını eşzamanlı olarak açık standart ve özel uygulamalarını destekleme kabiliyeti ile donatabilirler. Geleneksel olarak; en yüksek performanslı özel hareket kontrol cihazları, merkezi bir kontrolör platformunda uygulanmaktadır. Bu, kontrol ünitesinin tüm eksenlerin servo güncellemelerini tamamen senkronize etmesine ve böylece çok eksenli hareket yörüngelerinin gerçekten koordine edilmiş bir şekilde yürütülebilmesine olan ihtiyaçtan kaynaklanmaktadır.

ethercat cat avantajları, ethercat kontrol, ethercat merkezi kontrol yapısı, ethercat işlemci mimarisi, ethercat,

EtherCAT Merkezi Kontrol Yapısı

Merkezi kontrol yapısı, hareket kontrolörü algoritmalarının esas olarak merkezi işlemcinin hızında gerçek zamanlı harekete veya servo ile ilgili verilere erişimi sağlamaktadır. Bununla birlikte, merkezi işlemci mimarisi, eksen miktarı arttıkça kaynak yetersizliğinden müzdariptir. Eksenler eklendikçe, gerçek zamanlı kontrol için mevcut işlemci kaynakları daha fazla eksene dağıtılmalı ve sıklıkla servo güncelleme oranları ve sonuçta performans düşürülmelidir. Bu dezavantajla mücadele etmek için, ACS Hareket Kontrolü benzersiz bir dağıtılmış işlemci mimarisi kullanmaktadır. Bu mimari, gerçek zamanlı kontrol dışındaki tüm makine kontrol görevlerini yerine getirmek için güçlü bir PC tabanlı Makine İşlemci Ünitesine (MPU) dayanmaktadır. Zorlu gerçek zamanlı kontrol algoritmaları, SPi adlı özel Servo İşlemciler tarafından gerçekleştirilmektedir. Her servo işlemci bir veya iki ekseni kontrol etmektedir. Bu yaklaşımla, eksenler eklenirken, her zaman sabit bir 20kHz örnekleme ve güncelleme oranını eksen sayısı bakımından bağımsız olarak koruyarak daha fazla servo işlemcisi eklenmektedir.

EtherCAT İşlemci Mimarisi

Bu mimarinin, yüksek performanslı koordine hareket kontrolü sağladığı kanıtlanmıştır. MPU ve Servo İşlemciler arasında yüksek düzeyde senkronize ve hızlı veri aktarımı sağlamak için PCI gibi özel bir yüksek hızlı bilgisayar veri yolu gereklidir. Bu tip bir veri iletişimi fiziksel bir sınırlama getirmektedir. MPU ve SPi yongaları birbirlerinden birkaç inç uzakta durmalıdır. EtherCAT’in MPU (EtherCAT Master olarak da görev yapar) ve Servo İşlemciler (sürücüleri kontrol eden) arasında büyük mesafe sağlamak için kullanıldığı yer burasıdır.

EtherCAT tabanlı dağıtılmış işlemci mimarisi, merkezi bir yapının gücüne ve dağıtılmış bir ağ çözümünün avantajlarına sahip bir kontrol platformu uygulamak için gerekli bant genişliğini, senkronizasyonu ve fiziksel esnekliği sağlamaktadır. ACS MC4Unt, bu yaklaşımı 20kHz örnekleme ve güncelleme oranına sahip 64 adete kadar zorlu ve oldukça koordineli ekseni kontrol etmek için kullanmaktadır.

Standart bir merkez üzerinden ethernet (COE) protokolü kullanarak, motor sürücüleri ve bu standarda uygun I/O modülleri dahil olmak üzere birçok satıcı cihazının entegrasyonuna izin vermektedir. Makine üreticisi ve sistem entegratörü, gerçekten güçlü ve yüksek performanslı bir hareket kontrolü çözümü uygularken; piyasaya maliyet ve zamanı en aza indirgemek için uygulama geliştirme ortamını sağlar. Ve güçlü hareket programlama dilini ve özel kontrol platformunun araçlarını kullanabilmektedir.

Endüstri 4.0: Sanayi Devrimi

Endüstri 4.0: Sanayi Devrimi

Endüstri 4.0 Sanayi Devrimi ile iş süreçlerini gerçekleştirmek, takip edebilmek ve yönetebilmek için artık “daha az” insana ihtiyaç duyuluyor. Üretim bandı ve tedarik zinciri daha süratli ve akıllı bir yapıya kavuşuyor, maliyetler düşüyor, gelirler ve kâr artıyor. İnsana gereksinimi azalttığı için enerji tasarrufu sağlayan, çevre dostu, insanın fiziksel kuvvetini değil zekâsını ve eğitimini önemsediği için insana değer veren bir devrim olarak nitelendiriliyor.

8.yy’da buhar kuvvetinin bulunması ile başlayan ve 19. yy ortalarına kadar devam eden 1. Sanayi Devrimi ile dünya endüstrileşmeye başladı. Kömür ve demir yolları, buhar kuvvetinin yardımıyla tarım topluluklarının endüstri topluluklarına geçişini hızlandırmıştı. İnsanların şimdilik asli gereksinimleri olan tekstil, besin ve tüketim ürünlerinin üretiminin bireysel ve ufak yapımcıların elinden seri üretim yapan yapımcıların eline geçmesi ile yaşandı. Genellikle su ve buhar kuvvetinin üretimde kullanılması, buharlı gemilerin imal edilen malları uzak sömürgelere taşıyabilmesi, İngiltere’yi kısa sürede büyük bir imparatorluk hâline getirdi.

1870’lerde ise 2. Sanayi Devri başlamış fakat bu sırada kömürün ekolojik çevreye ve insan sağlığına verdiği zarar göz önüne alınarak elektrik ve petrokimyasal maddeler öne çıkarılmıştı. Madenlerden de demir ve çelik benimsenmişti. Henry Ford’un üretim bandı tasarımı ise devrimi daha çok tetikledi. Bu devrenin iki büyük oyuncusu ABD ve Almanya önder ülke mevkisine geldi ve ünü bugüne kadar gelen çoğu markayı yarattı. Ray sistemleri ve trenin kullanıma başlaması da bütün nakliye çözümlerini ve seyahat serbestliğini sağlaması ülkelerin birbiriyle daha rahat ticaret yapabilmesini sağladı.

1950’lerde başlayan ve 90’lara kadar devam eden soğuk harp dönemi ve yaşanan petrol krizleri, dünyayı 3. Sanayi Devrimi’nin eşiğine getirdi. Üretimde mekanik ve elektronik teknolojilerin konumunu dijital teknolojilerin alması ve programlanabilir makinelerin meydana çıkması bu devrimin ana etkeniydi. Mikro elektronik, lazer ve kalıtsal gibi alanlar gelişti. 2. Sanayi Devrimi’nin getirdiği enerji gereksinimi ve bu ihtiyacı karşılayan kaynakların ileride tükeneceği fikri ile yenilenebilir enerji alanında incelemeler ve yatırımlar başladı. İnternet teknolojisi yardımıyla haberleşme süratlendi. Globalleşmeyle beraber uydular, kablosuz teknolojiler ve bu teknolojileri kullanan etkileşim araçları hayatımıza girdi. Diğerlerinin aksine bu bir dijital devrimdi.

endüstri 40, 4üncu endüstri, endüstri 40 görsel,

Endüstri 4.0 Sanayi Devrimi mi?

Her üç devrim de, belli başlı ülkelerin piyasa payından daha çok pay alma ve önder ülke konuma gelmek istemeleri sebebiyle endüstricilerini desteklemeleriyle gerçekleşti. Fakat genellikle son 30 senedir bilişim dünyasındaki ilerlemeler yardımıyla dünyadaki ekonomik işleyiş ve iş yapış şekilleri arasındaki uçurum git gide arttı. Ucuz iş kuvveti sebebiyle üretim Çin’e kaymıştı. Küresel anlamda ise tam bir kaos söz konusuydu. Zira insanlar belki de tarihlerinde ilk kez bu kadar üretmeden tüketime yönelmişlerdi. Dünyadaki güç dengeleri batıdan doğuya kaymıştı. Bu hali lehine çevirmek isteyen endüstri önderi Almanya’nın teşvikleriyle 2011’de akademisyenler, endüstriciler ve ekonomistler bir araya geldi. 4. Sanayi Devrimi diye tanımladığımız ‘’Endüstri 4.0’’ kavramını ilk kez kullandılar.

Endüstri 4.0’da iş süreçlerini gerçekleştirebilmek, takip edebilmek ve yönetebilmek amacıyla “daha az” insana ihtiyaç duyuluyor. Üretim bandı ve tedarik zinciri daha süratli ve akıllı bir yapıya kavuşuyor, maliyetler düşüyor, gelirler ve kâr artıyor. İnsana duyulan ihtiyacı azalttığı için enerji tasarrufu sağlayarak etraf dostu, insanın fiziksel kuvvetini değil zekâsını ve eğitimini önemsediği için insana değer veren bir devrim olarak nitelendiriliyor.

Nesnelerin İnterneti ve Büyük Veri kavramlarının bundan sonra internet dünyasında yoğun olarak kullanıldığını hepimiz duyduk. Kişilerin özel olarak ne istedikleri, ne zaman istedikleri, bağımlılıkları çok basit takip edilebilir hâle geldi. Bu kavramlar da bu verilerin gereksinime göre istenen vakitte kullanılabilecek hale getirilmesidir.

Endüstri 4.0 Sanayi Devrimi bütün bu verileri ve yenilikleri kullanarak bilişim teknolojilerini endüstri ile buluşturuyor. İlerlemiş ekonomilerin artan ekonomilerle rekabet etmesini hedefliyor. Ürün sipariş aşamasından üretime, bakım hizmetlerine, tedarikçilere, bayi kanalı ile ilişkilere kadar her aşamayı değiştirecek bu yapı başka endüstri devrimlerinde bulunduğu gibi insanların hayat bağımlılıklarını da değiştirecek. Endüstriyel tesislerde her bir makinenin ne zaman bakıma ya da parça değişimine ihtiyaç duyduğunu kendisinin bilmesi mümkün olacak. Lüzumlu yedek parçayı tedarikçiye bildirmesi, alakalı personele vazife tanımlaması gibi yenilikler olacak. Hurda ve fireler azalırken enerji sarfiyatında da tasarruf edilecek.

Elektrik, Hayati Önem Kazanacak

Endüstri 4.0 Sanayi Devrimi ile elektrik, hayati ehemmiyet kazanacak. Ne zaman nerede bulunduğumuzu söyleyebilen telefonlarımız, ne zaman şarj edilmesi gerektiğini bize bildiren elektrikli arabalarımız olacak. Belki de satın alacağınız aracınız fabrikadayken, sizin dilediğiniz renk ve donanımda özel olarak üretilecek. Fabrikalarda her ürün için bir üretim hattı olmasına lüzum kalmayacak, üreteceği değişik ürünleri aynı bantta üretebilen tesisler oluşacak. Sipariş edeceğiniz ayakkabının taban tedarikçisi sizin ayak kalıbınıza ideal taban üretebilen makinelere sahip olacak. İnternetten gönül rahatlığı ile ayakkabı sipariş edebileceksiniz. Bu satın alabileceğiniz en rahat ayakkabı olacak.

Tabi bu süratli ve rekabetçi dünyada ayakta kalabilmemiz için kendimizi çok daha hızlı geliştirmemiz ve daha çok bilgiyle donatmamız gerekecek. Hele ki devlet destekli bir şekilde 4.0 teknolojisine ayak uyduramaz ve eski teknolojileri kullanmaya devam edersek dış alım kalemlerimiz giderek artar ve cari açığımız büyür. Bunun sonucu biz de işimizi kaybedebiliriz.

Big Data (Büyük Veri) Nedir?

Big Data (Büyük Veri) Nedir?

Büyük veri, artan hacimlerde ve her zamankinden daha yüksek hıza ulaşan daha fazla çeşitlilik içeren verilerdir. Üç Vs olarak bilinir.

Basitçe söylemek gerekirse, büyük veri (big data), özellikle yeni veri kaynaklarından daha büyük, daha karmaşık veri kümeleridir. Bu veri setleri o kadar hacimlidir ki, geleneksel veri işleme yazılımı bunları yönetemez. Ancak bu büyük hacimli veriler, daha önce başaramayacağınız iş problemlerini çözmek için kullanılabilir.

Big data için birçok tanım olsa da, büyük verilerin genellikle “3 V’s” (Volume Variety Velocity) olarak bilinen kavramını içerir:

  • Volume (Hacim): Terabayttan petabaytlara kadar olan veri aralıkları.
  • Variety (Çeşitlilik): Çok çeşitli kaynaklardan ve biçimlerden veri içerir (ör; Web günlükleri, sosyal medya etkileşimleri, e-ticaret ve çevrimiçi işlemler, finansal işlemler, vb.)
  • Velocity (Hız): Giderek artan bir şekilde, işletmelerin zaman verilerinin üretilmesinden, kullanıcılara uygulanabilecek zamana kadar içgörüler sunulmaktadır. Bu nedenle, verilerin nispeten kısa pencerelerde toplanması, saklanması, işlenmesi ve analiz edilmesi gerekir – günlükten gerçek zamana kadar.
big data, big data nasıl çalışır, big data çalışma mantığı, büyük veri nasıl çalışır, Big Data ile neler yapılabilir, Big Data nasıl oluşur,

büyük veri – big data çalışma mantığı

Big Data Nasıl Çalışır?

Big Data, herhangi bir şey ya da herhangi bir durum hakkında ne kadar çok şey bildiğinizle ilgili olarak, daha güvenilir bir şekilde yeni kavrayışlar kazanabileceğinizi ve gelecekte ne olacağı konusunda tahminlerde bulunabileceğinizi ilke edinir.

Daha fazla veri noktasını karşılaştırarak, ilişkiler önceden gizlenmiş olarak ortaya çıkmaya başlar ve bu ilişkiler öğrenmemizi ve daha akıllı kararlar almamızı sağlar. En yaygın olarak, bu, toplayabileceğimiz verilere dayanarak yapı modelleri içeren bir işlemle yapılır ve daha sonra simülasyonlar çalıştırır, her seferinde veri noktalarının değerini değiştirir ve sonuçlarımızı nasıl etkilediğini izler.

Bu süreç otomatiktir – günümüzün gelişmiş analitik teknolojisi milyonlarca simülasyonu çalıştırarak, üzerinde çalıştığı problemi çözmeye yardımcı olan bir model veya bir kavrayış bulana kadar tüm olası değişkenleri ayarlayacaktır.

Nispeten yakın zamana kadar, veriler elektronik tablolar veya veritabanları ile sınırlı ve hepsi çok düzenliydi. Ancak, depolama ve analitik alanındaki ilerlemeler, birçok farklı türde veriyi yakalayabildiğimiz, depolayabildiğimiz ve çalışabileceğimiz anlamına gelir. Sonuç olarak, “veri” artık veritabanlarından fotoğraflara, videolara, ses kayıtlarına, yazılı metin ve sensör verilerine kadar her şeyi ifade edebilir.

Tüm bu karmaşık verileri anlamak için, büyük veri projeleri genellikle yapay zeka ve makine öğrenimini içeren en son analitiği kullanır.

büyük veri nasıl kullanılır, Politik pazarlamada büyük veri nasıl kullanılır, Büyük veri analitiği için hangi yöntemler kullanılır,

Büyük Veri Nasıl Kullanılır?

Büyük Veri; sürekli büyüyen sensör bilgisi, fotoğraflar, metin, ses, video ve artık verileri birkaç yıl önce bile mümkün olmayan şekillerde kullanabileceğimiz anlamına geliyor. Bu, neredeyse her sektörde iş dünyasında devrim yaratan bir çağın başlangıcını da ifade ediyor. Şirketler artık müşterilerin belirli segmentlerini ne zaman satın almak isteyeceklerini bu sayede bilebiliyor. Big data ayrıca şirketlerin operasyonlarını çok daha verimli bir şekilde yürütmelerine yardımcı oluyor.

İş dışında bile big data projeleri, dünyamızı çeşitli şekillerde değiştirmeye yardımcı oluyor:

Sağlık hizmetlerinin iyileştirilmesi: Veriye dayalı tıp, hastalığın erken teşhisinde ve yeni ilaçların geliştirilmesinde yardımcı olabilecek çok sayıda tıbbi kayıt ve görüntülerin analizini içerir.

Doğal ve insan kaynaklı felaketleri tahmin etmek ve yanıtlamak: Deprem verileri, depremlerin bir sonraki aşamada muhtemel olduğunu tahmin etmek için analiz edilebilir ve insan davranış kalıpları, kuruluşların hayatta kalanlara ne yapabileceğine dair bilgileri edinmesine yardımcı olur. Ayrıca Büyük Veri teknolojisi, mültecilerin dünyadaki savaş alanlarından uzakta akışını izlemek ve korumak için de kullanılır.

Suçun önlenmesi: Polis güçleri, kaynakları daha verimli bir şekilde dağıtmak ve ihtiyaç duyulduğunda caydırıcı olmak için kendi istihbaratı ve kamu veri setlerine dayanan veri güdümlü stratejileri giderek daha fazla benimsiyor.

büyük veri kaygıları, büyük veri ne kadar Büyük, Büyük veri Örnekleri, big data kaygıları, big data sorunları, büyük veri dezavantajları,

Büyük Veri Kaygıları

Büyük Veri bize daha önce görülmemiş bir anlayış ve fırsat sunuyor, ancak aynı zamanda ele alınması gereken endişeleri ve soruları da gündeme getiriyor:

Veri Gizliliği: Şimdi oluşturduğumuz Büyük Veri, kişisel yaşamlarımız hakkında birçok bilgiyi içeriyor. Giderek, açığa çıkardığımız kişisel veri miktarı ile Big Data tarafından desteklenen uygulamaların ve hizmetlerin sunduğu rahatlık arasında bir denge kurmamız isteniyor.

Veri Güvenliği: Verilerin belirli bir amaç için tutulduğunu bilmek güven verse bile, onları güvenliğinden ne kadar emin olabilir?

Veri Ayırımcılığı: Her şey bilindiğinde, hayatlarında sahip olduğumuz verilere dayanarak insanlara karşı ayrımcılık yapmak kabul edilebilir mi? Kimlerin kredi alabileceğine karar vermek için kredi puanlama kullanıyoruz ve sigorta yoğun bir şekilde veriye dayanıyor. Daha ayrıntılı bir şekilde analiz edilmesini ve değerlendirilmesini bekleyebiliriz ve bunun daha az kaynak ve bilgiye erişimi olan kişiler için hayatı daha zor hale getirecek şekilde yapılmadığına dikkat edilmelidir.

Bu zorluklarla yüzleşmek, büyük verinin önemli bir parçasıdır ve veriden yararlanmak isteyen kuruluşlar tarafından ele alınmalıdır. Bunu yapmamak, işletmeleri sadece itibarı açısından değil, yasal ve mâli açıdan da savunmasız bırakabilir.

büyük veri ile gelecek, Big Data proje Örnekleri, big data ile gelecek, büyük verinin geleceği, gelecekte büyük veri,

Big Data Eşliğinde Geleceğe bakmak

Veriler, dünyamızı ve yaşama tarzını daha önce görülmemiş bir oranda değiştirmektedir. Big Data bugün bunlardan her şeye yetiyorsa; sadece yarın neler yapabileceğini hayal edin. Kullanılabilir olan veri miktarı sadece artacak ve analitik teknolojisi daha da ileriye taşınacaktır.

İşletmeler için, büyük veriden yararlanabilme yeteneği önümüzdeki yıllarda giderek daha kritik hale gelecektir. Verileri stratejik bir varlık olarak gören şirketler, hayatta kalacak ve gelişecek olanlardır. Bu devrimi göz ardı edenler rekabette ayak uyduramamaktadırlar.

Üretim Otomasyonu Nedir?

Üretim Otomasyonu Nedir?

Üretim Otomasyonu hızlı bir şekilde gelişen ve küreselleşen dünya pazarına yetişmek için çok önemlidir. Otomasyon sistemlerinin hızlı olması, rakip firmaların birkaç adım önüne geçmeyi sağlar. İnsan gücü ile üretim yapılan firmalarda üretim hızı ve miktarı, otomasyon sistemleriyle çalışan firmalara göre çok daha düşüktür.

Tasarruf sağlayıcı sistem olarak da bilinen otomasyon, makine ile insan gücü tarafından kontrollü olarak yapılan işlerin paylaştırıldığı verimli sistemlerdir. Temelde, “kendi kendine hareket eden” olarak adlandırılan otomasyon, sanayi devrimi ile beraber kendini hissettirmeye başladı.

Otomasyon, insan gücü ile makine iş birliğinin bir yansıması olarak hayatımıza girmiştir. Farklı işletmeler ile firmaların genel işleyişinde yapılan iş paylaşımı, insanlar ile makine arasında otomasyon sistemi ile başlamıştır.

Özellikle endüstri alanlarında yönetimsel faaliyetler ile bilimsel işlerde insan gücüne ihtiyaç olmadan işlerin yürütülmesi Üretim Otomasyonu ile mümkündür. Bu imalat sistemlerinde, insanların müdahalesine ihtiyaç yoktur. İnsan gücü ile makine arasındaki işin paylaşılma yüzdesi, otomasyon düzeyini belirlemektedir. Endüstriyel otomasyon sistemlerinde yoğun olarak insan gücü kullanılıyor ise yarım otomasyon, yoğun olarak makine gücü kullanılıyor ise tam otomasyon adını alır.

Hızlı bir şekilde gelişen ve küreselleşen dünya pazarına yetişmeyi sağlaması açısından üretim otomasyonu çok önemlidir. Hem büyük hem de açık bir pazarın içerisinde yer alan rekabet koşullarında ayakta kalabilmek için güvenli, hızlı ve verimli olmak gerekmektedir. Endüstri alanında bu zorunluluğun karşılığı ise üretim otomasyonudur. Üretim sistemleri önemsendiği zaman otomasyon sisteminin önemi çok daha iyi anlaşılacaktır. Endüstriyel otomasyon sistemlerinde ilgi çeken diğer bir faktör ise insan gücü ile yapılması mümkün olmayan birçok işin makineler ile yapılabilmesidir. Buna ek olarak işçi masraflarını da indiren otomasyon sistemleri için yüksek ücretler ödemeye gerek yoktur. Bu da tasarrufun önünü açmaktadır.

üretim otomasyonu, endüstriyel üretim otomasyonu, 
Üretim ve otomasyon teknikleri, Akıllı ve esnek otomasyon sistemleri Nedir,

Üretim Otomasyonu ve Sağladığı Avantajlar

Sağladığı farklı avantajlar ile önemli bir yere sahip olan Üretim Otomasyonu özellikle endüstri alanında çok daha fazla kullanılmaktadır. Otomasyon sistemlerinin ilk kurulum aşamasında belirli bir ücret ödenir. Ancak sağladığı avantajlar ile bu ücret kısa zaman içerisinde kâra dönüştürülür. Teknolojinin hızlı bir şekilde gelişmesi ile birlikte gerçekleşen endüstri 4.0 devrimi sayesinde Üretim Takip ve Yönetim sistemleri de gelişmeye başlamıştır. Üretimlerini daha hızlı ve güvenilir bir şekilde kontrol etmek isteyen firmalar, bilgisayar ekranında işlerin takibi ve gerekli anda müdahale edilmesi sistemine kısa sürede ilgi duymaya başladılar. Siz de üretim otomasyonları hakkında detaylı bilgi almak isterseniz 0216 706 15 18 telefon numaramızdan veya [email protected] mail adresimizden bize ulaşabilirsiniz.

Bilgi akışının teknolojiye bağlı gelişmesi ile beraber, üretim tesislerinde bilgisayar sistemli yapılar da çoğalmaya başlamıştır. Üretim sistemlerinin bütününde kullanılan üretim otomasyonu, makineleşme sürecinde meydana gelen rekabette firmaların ayakta kalmasına yardımcı olmaktadır.

Firmalar hem tam otomasyon hem de yarım otomasyonu kullanarak üretimlerini artırmaya başladılar. Bu da onların daha rekabet edebilir seviyeye gelmelerine yardımcı olmuştur. Üretim Otomasyonu sistemlerinin özellikle hızlı olması, rakip firmaların birkaç adım önüne geçmeyi sağlar. İnsan gücü ile üretim yapılan firmalarda üretim hızı ve miktarı, üretim otomasyonu sistemleri ile çalışan firmalara göre çok daha düşüktür.

Yenilenen bir sistem, insan gücü ile çalışan firmalarda eğitim ile çalışanlara öğretilmek zorunda iken, üretim otomasyonu sistemlerinde makinelere yüklenen program ile ek bir işleme gerek kalmaz. Üretim Otomasyonu sistemleri firmaların üretimlerini büyük ölçüde artırarak kar etmelerini sağlar.

Sanayi Sınıflarının Temel Şartları Nedir?

Sanayi Sınıflarının Temel Şartları Nedir?

Sanayi Sınıflarının Temel Şartları; sermaye, kültür, enerji, ham madde, ulaşım & pazarlama, iş gücü ve teknik eleman gibi unsurlardır. Endüstriyel faaliyetlerin ve üretimin sürdürülebilmesi için bu unsurların tamamının sağlanmış olması gerekir.

Ham maddelerin veya yarı mamullerin kullanıma hazır hale getirilmesi aşamasına sanayi denir. Başka bir tanımlama ile mal, hizmet ve gelir kaynağını üreten teşebbüsler denilebilir. Günümüzde sanayi faaliyetleri birincil, ikincil ve üçüncül sanayi olarak sınıflandırılmıştır. Bu kategorileri biraz daha açacak olursak tabii, sınai ve hizmet sanayisi şeklinde sınıflandırmaya tabi tutulduğu belirtilebilir.

Tabiî Sanayi

Birincil olarak tanımlanan başlığın altındaki endüstriyel faaliyetler; tarım, orman, maden ve hayvancılık gibi tabiattan doğrudan yararlanma suretiyle yapılan sanayi türünü barındırmaktadır. Bu tanımlamadan da anlaşılacağı üzere tabii olan kaynaklardan faydalanılması söz konusudur. Ayrıca bu sınıflandırma insan müdahalesi ile artırılabilen ham maddelerin üretimini kapsamaktadır.

Sınaî Sanayi

İkincil ya da sınai olarak tanımlanan bu sınıflandırma da ise; ham maddelerin işlenerek el değiştirmesi, yeni ham madde veya yeni ürün elde edilmesini kapsayan sanayi türünü ifade eder. Bu tür ağır ve hafif sanayi olarak ikiye ayrılır. Fabrika ve makinelere yoğun bir şekilde yapılan yatırımı ağır sanayi, dayanıksız tüketim mallarına yönelik olan ise hafif sanayidir. Özellikle Endüstri 4.0 ile büyük bir kalkınma yaşamıştır.

Hizmet Endüstrisi Sanayisi

Üçüncül yani hizmet endüstrisi olarak sınıflandırılan sanayi ise, turizm, bankacılık, eğitim, sağlık, ulaştırma, haberleşme vb. sanayiyi kapsamaktadır. Hizmet sanayisi olarak tanımlanan bu sanayide hizmetleri ya da somut mal üretmeyen sanayileri ifade etmektedir.

endüstriyel çözümler, endüstriyel temel çözümleri

endüstriyel çözümler

Sanayi Sınıflarının Temel Şartları Nelerdir?

  1. Kültür: Üzerinde iş ve eser verilebilecek kendi kültürüne has bir mücerret idrak olmaksızın yapılacak olan faaliyetler taklitten öteye gidemeyecek bu taklit ise tekemmül ettirilmesi imkânsız olacağından bu husus gerekli olan temel şartlar arasındadır.
  2. Finansman: Sanayi tesislerinin yapılması, makine ve teçhizatın üretilmesi ve tedarik edilmesi, işlem yapılacak olan ham maddenin alınması, çalışanlara ücretlerin ödenmesi gibi pek çok hususta sermayeye mutlak ihtiyaç vardır.
  3. Enerji: Enerji, ham maddenin işlenebilmesi amacıyla gereklidir. Petrol, doğalgaz gibi önemli enerji kaynaklarını ithalat yoluyla sağlamaya çalışan ülkelerde önemli miktarda döviz çıktısına sebep olurken aynı zamanda sanayileşme hızını yavaşlatmaktadır.
  4. Ham madde: Sanayinin temel kuruluş şartların biri olan ham maddeye sahip olan ülkeler işlemiş oldukları ham maddeleri ihraç ederek ülkeye döviz girdisi sağlar ve bunun neticesinde de sanayileşme hızının artmasını da destek olmuş olur.
  5. Ulaşım ve Pazarlama: Üretilen malların, iç ve dış piyasalarda devamlı olarak sevk edilmesi önemli olan bir diğer şarttır. Sanayinin gelişmesinde en ekonomik ulaşım deniz ve demir yoludur.
  6. İş Gücü ve Teknik Eleman: Üretimi gerçekleştirecek olan en önemli koşullardan biri de insan faktörüdür ve bu iş gücünü ifade etmektedir.
Yalın Üretim ve Endüstri 4.0

Yalın Üretim ve Endüstri 4.0

Yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın birlikte uygulanması, akıllı üretim tesisleri için birçok fayda sağlamaktadır. Bu faydalar arasında maliyetlerin azaltılması, verimliliğin artırılması, kalitenin artırılması, müşteri memnuniyetinin artırılması ve rekabet avantajının sağlanması yer almaktadır. Ancak, bu faydaları elde etmek için bazı zorlukların üstesinden gelmek ve bazı başarı faktörlerine dikkat etmek gerekmektedir. Yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın beraberince uygulanması, endüstriyel üretimde yeni bir paradigma yaratmaktadır. Bu paradigma, işletmelerin rekabet gücünü artırmak ve müşteri değerini yaratmak için büyük bir fırsat sunmaktadır.

Yalın üretim, iş süreçlerinin optimize edilerek atıkların en aza indirilmesini, verimliliğin artırılmasını ve müşteri değerinin artırılmasını hedefleyen bir üretim felsefesi ve yönetim sistemidir. Endüstri 4.0 ise dijital teknolojilerin kullanımını içeren endüstriyel üretimdeki dördüncü sanayi devrimidir.

Yalın Üretim ve Endüstri 4.0 Nasıl Birbirini Tamamlar?

Endüstri 4.0 ve yalın üretim, birbirinden bağımsız olarak uygulanabilecek olsa da, birlikte kullanıldığında çok daha büyük faydalar sağlayabilirler. Yalın üretim, iş süreçlerinin optimize edilmesi için bir felsefe ve yöntem sunarken, Endüstri 4.0 ise bu optimizasyonu gerçekleştirmek için gerekli teknolojileri sağlar.

Yalın üretim ile Endüstri 4.0 arasındaki sinerji aşağıdaki gibidir:

  • Değer: Müşteri değerini belirlemek için gerekli verileri toplar, analiz eder ve sunar. Bu sayede üretimde müşteri odaklılık sağlanır.
  • Değer Akışı: Değer akışını oluşturmak için gerekli iletişimi, koordinasyonu ve kontrolü sağlar. Bu sayede üretimde atıklar azaltılır.
  • Akış: Akışı sağlamak için gerekli esnekliği, otomasyonu ve simülasyonu sağlar. Bu sayede imalatta hız artırılır.
  • Çekme: Çekme sistemini uygulamak için gerekli talep tahminini, stok yönetimini ve sipariş takibini sağlar. Bu sayede tesiste stok maliyetleri azaltılır.
  • Sürekli İyileştirme: Sürekli iyileştirme için gerekli geri bildirimi, öğrenmeyi ve karar vermeyi sağlar. Bu sayede yalın üretimde kalite artırılır.

Akıllı Üretim Tesisleri İçin Endüstri 4.0 ve Yalın Üretimin Faydaları Nelerdir?

Endüstri 4.0 ve yalın üretimin birlikte uygulanması, akıllı üretim tesisleri için birçok fayda sağlar. Bu faydalar şu şekilde sıralanabilir:

  • Maliyetlerin Azaltılması: Fabrika üretim süreçlerindeki atıklar, stoklar, hatalar, bekleme süreleri ve fazla işlemler en aza indirilir. Bu da maliyetlerin azaltılmasına katkı sağlar.
  • Verimliliğin Artırılması: Üretim aşamalarındaki akış, esneklik, otomasyon ve simülasyon artırılır. Bu da kaynak verimliliğinin analiz edilmesine ve artırılmasına katkı sağlar.
  • Kalitenin Artırılması: Üretim süreçlerindeki geri bildirim, öğrenme, karar verme ve kontrol artırılır. Bu da kalitenin artırılmasına katkı sağlar.
  • Müşteri Memnuniyetinin Artırılması: İmalat aşamaları müşteri değeri ve talebine göre optimize edilir. Bu da müşteri memnuniyetinin artırılmasına katkı sağlar.
  • Rekabet Avantajının Sağlanması: İmalat süreçleri daha akıllı, daha verimli ve daha esnek hale gelir. Bu da rekabet avantajının sağlanmasına katkı sağlar.
  • İnovasyonun Teşviki: Akıllı üretim tesisleri yeni ürün ve hizmetler geliştirebilir, sürekli öğrenme kültürü oluşturabilir, çalışanların beceri ve motivasyonunu artırabilir ve işbirliği ve bilgi paylaşımını kolaylaştırabilir . Bu sayede, akıllı üretim tesisleri daha yaratıcı, daha yenilikçi ve daha dinamik bir organizasyon haline gelir.

Yalın Üretim ve Endüstri 4.0’ın Uygulanmasında Karşılaşılan Zorluklar Nelerdir?

Endüstri 4.0 ile birlikte yalın üretimin bir arada hayata geçirilmesi, birçok fayda sağlasa da, bazı zorluklar da beraberinde getirir. Bu zorluklar şu şekilde sıralanabilir:

  • Kültürel Değişim: Yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın uygulanması, işletmelerde kültürel bir değişimi gerektirir. Bu değişim, işletmenin vizyonu, misyonu, stratejisi, organizasyon yapısı, liderlik tarzı, çalışanların rolleri ve yetkinlikleri gibi birçok unsuru etkiler. Bu değişimi yönetmek ve çalışanların adaptasyonunu sağlamak zorlu bir süreçtir.
  • Teknolojik Altyapı: Üretim tesislerinde teknolojik altyapının güncellenmesini gerektirir. Bu altyapı, IoT, büyük veri, bulut bilişim, CPS, AI, ML, AR ve VR gibi çeşitli teknolojileri içerir. Bu teknolojilerin seçimi, kurulumu, entegrasyonu ve önleyici bakım zorlu bir süreçtir.
  • Veri Güvenliği: Fabrikalarda veri güvenliğinin önemini artırır. Üretim süreçlerinde toplanan büyük miktarda verinin depolanması, işlenmesi ve analiz edilmesi sırasında veri güvenliği riskleri ortaya çıkar. Bu riskler, veri kaybı, veri hırsızlığı, veri bozulması, veri manipülasyonu ve veri ihlali gibi çeşitli tehditleri içerir. Bu tehditleri önlemek için gerekli güvenlik önlemlerinin alınması zorlu bir süreçtir.
  • Yasal Düzenlemeler: İşletmelerde yasal düzenlemelere uyum sağlamayı gerektirir. Bu düzenlemeler; veri koruma, telif hakkı, patent, gizlilik, etik, çalışma koşulları, sağlık ve güvenlik gibi çeşitli konuları kapsar. Bu konularda mevzuata uygun hareket etmek zorlu bir süreçtir.

Yalın Üretim ve Endüstri 4.0’ın Uygulanmasında Başarı Faktörleri Nelerdir?

Yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın birlikte uygulanması, birçok fayda sağlasa da, bazı başarı faktörlerine dikkat edilmesi gerekir. Bu başarı faktörleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Üst Yönetimin Desteği: İşletmenin vizyonu, misyonu ve stratejisi ile uyumlu olmalıdır. Üst yönetim, bu vizyonu, misyonu ve stratejiyi belirlemeli ve çalışanlara aktarmalıdır. Ayrıca, üst yönetim, yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın uygulanması için gerekli kaynakları sağlamalı ve süreci takip etmelidir.
  • Çalışanların Katılımı: Çalışanlar, üretim süreçlerindeki sorunları tespit etmek, çözmek ve önlemek için aktif rol almalıdır. Ayrıca, çalışanlar, yalın üretim ve Endüstri 4.0 teknolojilerine adapte olmak için gerekli eğitimi almalı ve yetkinliklerini geliştirmelidir.
  • Sürekli Ölçme ve İyileştirme: Üretim süreçlerindeki performans, kalite, maliyet ve riskler sürekli olarak izlenmeli, ölçülmeli ve analiz edilmelidir. Bu sayede üretim süreçlerindeki iyileştirme fırsatları belirlenmeli ve eyleme geçilmelidir.
  • İş Birliği ve Paydaş Yönetimi: İşletmenin içindeki ve dışındaki tüm paydaşlar arasında etkili bir iletişim ve koordinasyon sağlanmalıdır. Bu paydaşlar arasında müşteriler, tedarikçiler, ortaklar, çalışanlar, yöneticiler, düzenleyiciler, araştırmacılar ve toplum yer alır.

Endüstri 4.0 ve yalın üretimin beraber uygulanması, akıllı üretim tesisleri için birçok fayda sağladığını gördük. Ancak, bu faydaları elde etmek için bazı zorlukların üstesinden gelmek ve bazı başarı faktörlerine dikkat etmek gerektiğini de belirttik. Yalın üretim ve Endüstri 4.0’ın birlikte uygulanması, endüstriyel üretimde yeni bir paradigma yaratmaktadır. Bu paradigma, işletmelerin rekabet gücünü artırmak ve müşteri değerini yaratmak için büyük bir fırsat sunmaktadır.

Endüstri 4.0 nedir, Endüstri 4.0 teknolojileri, Endüstri 4.0 örnekleri, Endüstri 4.0 uygulamaları, Endüstri 4.0 ve dijital dönüşüm, Akıllı üretim nedir, Akıllı üretim teknolojileri, Akıllı üretim örnekleri, Endüstri 4.0 ve akıllı üretim ilişkisi, Dijital dönüşüm nedir, Dijital dönüşüm teknolojileri, Dijital dönüşüm örnekleri, Endüstri 4.0 dönüşümü, Endüstri 4.0 dönüşümü örnekleri, Akıllı fabrikalar, Endüstri 4.0 ve IoT, Endüstri 4.0 ve yapay zeka, Dijital dönüşüm ve akıllı üretim avantajları, Endüstri 4.0 ve veri analitiği, Endüstri 4.0 ve otomasyon,

Endüstri 4.0: Dijital Dönüşüm ve Akıllı Üretim

Endüstri 4.0, endüstriyel üretimde yaşanan dördüncü sanayi devriminin adıdır. Bu devrim, dijital teknolojilerin üretim süreçlerine entegre edilmesiyle gerçekleşmektedir. Endüstri 4.0, işletmelerin dijital dönüşümünü sağlayarak akıllı üretim tesisleri oluşturmayı hedeflemektedir. Dijital dönüşüm, işletmelerin faaliyetlerini, iş modellerini ve değer önermelerini dijital teknolojilerle yeniden tanımlamasıdır. Digital transformation, işletmelerin daha yenilikçi, daha verimli ve daha rekabetçi olmasını sağlar. Dijital dönüşüm, işletmelerin müşterileriyle, tedarikçileriyle, ortaklarıyla ve çalışanlarıyla olan ilişkilerini de geliştirir.

Akıllı üretim tesisleri, dijital dönüşümün bir sonucu olarak ortaya çıkan üretim tesisleridir. Smart fabrika, fiziksel ve dijital sistemlerin birbirleriyle bağlantılı ve uyumlu çalıştığı üretim tesisleridir. Akıllı üretim tesisleri, üretim süreçlerini daha akıllı, daha verimli ve daha esnek hale getirir. Endüstri 4.0, dijital dönüşüm ve akıllı üretim tesisleri arasında bir köprü görevi görür. Endüstri 4.0, işletmelerin dijital dönüşümünü gerçekleştirmek için gerekli teknolojileri sunar. Ayrıca, Endüstri 4.0, işletmelerin akıllı üretim tesisleri oluşturmak için gerekli stratejileri sunar.

Endüstri 4.0 ve Yalın Üretim Arasındaki İlişki

Yalın üretim, iş süreçlerinin optimize edilerek atıkların en aza indirilmesini, verimliliğin artırılmasını ve müşteri değerinin artırılmasını hedefleyen bir üretim felsefesi ve yönetim sistemidir. Yalın üretimde beş temel ilke bulunur: değer, değer akışı, akış, çekme ve sürekli iyileştirme.

Endüstri 4.0 ise dijital teknolojilerin kullanımını içeren endüstriyel üretimdeki dördüncü sanayi devrimidir. Endüstri 4.0’ın temel bileşenleri şunlardır: nesnelerin interneti (IoT), büyük veri ve bulut bilişim, siber-fiziksel sistemler (CPS), yapay zeka (AI) ve makine öğrenmesi (ML), artırılmış gerçeklik (AR) ve sanal gerçeklik (VR).

Yalın üretim ve Endüstri 4.0 arasındaki ilişki şu şekilde açıklanabilir: Yalın üretim, iş süreçlerinin optimize edilmesi için bir felsefe ve yöntem sunarken, Endüstri 4.0 ise bu optimizasyonu gerçekleştirmek için gerekli teknolojileri sağlar.

Endüstri 4.0’ın yalın üretimle birlikte uygulanması, akıllı üretim tesisleri için birçok fayda sağlar. Bu faydalar arasında maliyetlerin azaltılması, verimliliğin artırılması, kalitenin artırılması, müşteri memnuniyetinin artırılması ve rekabet avantajının sağlanması yer alır. Ancak, bu faydaları elde etmek için bazı zorlukların üstesinden gelmek ve bazı başarı faktörlerine dikkat etmek gerektiğini de belirttik.