0216 706 15 18 [email protected]
Verimlilik Analizi Nasıl Yapılır?

Verimlilik Analizi Nasıl Yapılır?

Verimlilik analizi ve süreçlerinde temel esas, üretimdir. Ticareti gerçekleştirilen ürün veya hizmetin kaliteli şekilde üretilmesi, piyasalarda etkin rol oynaması ve aktif platformlarda ticari başarının artması amaçları gözetilerek verimlilik hesaplanır. Avrupa ve Amerika’da büyük şirketlerin verimlilik analizi değerlendirmelerinde; iş kalitesi ile iş / çalışan senkronizasyonu sağlanarak, başarı yakalanmaya çalışılır.

Verimlilik, işletmelerin ve kurumsal yapıların temel stratejileridir. Üretim ve hizmet planı, var olan değerler, çalışan becerileri ve aktif iş başarılarının totalini oluşturur. Kurumlaşma / kurumsallaştırma veya kurumsal kimliğini tamamlamış firmaların, üretim, sermaye ve piyasa hacmini, kapasitesini artırmak amacıyla sistem değerlendirmesi yapılır. Profesyonel değerlendirme metodu ile verimlilik analizi sektörel başarı için gerekliliktir. Prodüktive manasına gelen verimlilik, çeşitli hesaplama yöntemleri ile rekabetçi ortam ve marka yükselişi için gerçekleştirilen bir projedir.

Verimlilik Analizi Nasıl Yapılır?

Şirketlerin ve kurumsal yapıların; planlama, organizasyon, çalışma teknikleri değerlendirilerek mevcut değer ve üretim doğrulaması yapılır. Çalışanların verimlilik analizi hesaplanırken; sadece iş aktiviteleri değil, iş kalitesi önem kazanır.

Şirkete getirilerin, satış ve pazarlanma geri dönüş ve ticari sirkülasyon sağlaması, çalışma süre / süreç ve skorlarından daha önemli değerler olup, marka kalitesini yükselten personel başarısı, ”verimlilik” esaslarında değerlendirilir.

Analiz sonucu tespit edilen ”zayıf ve başarısız noktalar” sistemsel değişiklikler ve çalışan verimliliği esaslarında incelenir. Çözüm önerileri, kurumsal faaliyetler ve iş / çalışan uyumu önem kazanır.

Avrupa ve Amerika’da özellikle büyük şirketlerin verimlilik analizi değerlendirmelerinde; iş kalitesi ile iş / çalışan senkronizasyonu sağlanarak, şirket başarısı yakalanmaya çalışılır. İnsan ilişkileri veya kurum içi çalışan uyumundan ziyade, kişi veya kişilerin kuruma katkısı ile iş başarısı ve verimlilik arttıran kaliteli iş güdüleri değerlendirilir.

verimlilik analizi, üretimde verimlilik analizi, üretimde verimlilik arttırma, makine verimliliği hesaplama, kaliteli ve verimli iş sonuçları üretme,

Verimlilik Analizinde Yöntem ve Araçlar

  • Mevcut durum / verimlilik analizi
  • Proje ekibi oluşturma
  • Eğitim süreç ve metodu
  • Ölçme ve değerlendirme, analiz etme
  • Workshop
  • Rapor ve sunum aşamalarından oluşmaktadır.

Verimlilik analiz ve tüm süreçlerinde temel esas, üretimdir. Ticareti gerçekleştirilen ürün veya hizmetin kaliteli şekilde üretilmesi, piyasalarda etkin rol oynaması ve aktif platformlarda ticari başarının artması amaçları gözetilerek, verimlilik hesaplanır. Doğru orantı amacıyla şirket hacmi, üretim kapasitesi ve ”kâr” odağıyla en iyi analizler yapılarak, çözümler sunulur, durum değerlendirmesi yapılır ve sonuca göre verimlilik artırmak için yöntemler uygulanır.

Verimlilik Analizlerinin İçeriği

Farklı temeller üzerinden değerlendirmeler yapılarak, şirket üretim ve kaynak verimliliği üzerinden içerik hazırlanır. Bu adımlar şu şekildedir:

  • İş – üretim – analiz ve tüm süreçlerin analizleri
  • İstatiksel süreç analizi / örnekleme yapmak
  • Çalışanların; zaman / zaman kullanım / kayıp zaman oranlarının belirlenmesi
  • Zaman kaçakları / planlama hataları / organizasyon yanlışlıkları analiz edilir
  • Çalışma yöntemi hataları, teknolojik aktivite veya teknolojik eksiklikler, çalışan – iş uygunluğu analizleri yapılır
  • Verimliliği engelleyen nedenler, hassas ve zayıf noktaların giderilmesi

* Verimlilikte analiz edilen değerlerin çözümü sunulması ve verimlilik düşüren zayıflıkların ortadan kaldırılması, çözüm sağlanması, verimlilik analizi konusudur.

Maksimum verimlilik için fabrikaların üretimini son teknolojiyle buluşturan ürün yönetim sistemlerimiz hakkında detaylı bilgi almak için hemen bizimle iletişime geçin. Cormind olarak 7/24 takip edilmesi mümkün sistemlerle kesin verilere ulaşmanızı sağlıyoruz.

Üretimde Tekil Ürün Takibi

Üretimde Tekil Ürün Takibi

ÜTS Nedir?    

ÜTS (Ürün Takip Sistemi), Türkiye sınırları içinde üretilen veya yurt dışından ithal edilen tüm tıbbi ve kozmetik ekipman, malzeme ve ürünlerin üretim hattındaki her bir ürünü fabrikadan son kullanıcıya kadar takip ve takip etmek için TÜBİTAK tarafından geliştirilmiş bir sistemdir. Üretimde tekil ürün takibi sayesinde sahte ürünlerin tespiti çok kolaylaşmaktadır

Ürün takip sistemi 2016 yılında kozmetik ürün firma kaydı, kullanıcı işlemi ve ürün bildirim işlemleri için açılmıştır. 2017 yılında tıbbi cihaz firmalarının kullanımına açılan sistem ile birlikte tüm tıbbi cihaz firmalarının profilleri ve cihaz/malzeme inceleme süreçleri de hayata geçirilmiştir. 2019 yılında kan şekeri ölçüm cihazları ve insülin iğnelerinin benzersiz takibi başladı. 2020 yılında Türkiye genelinde tüm Tip I, Tip II ve Tip III ürünlerin tekil takibine başlanmıştır.

ÜTS portalına https://utsuygulama.saglik.gov.tr/UTS/ ​​adresinden kolayca erişilebilir. Ayrıca, TÜBİTAK BİLGEM tarafından geliştirilen ürün takip sistemi, cep telefonundan uygulama (Android ve IOS) indirilerek de kullanılabilir.

Ürün Takip Sistemi ne için kullanılır?

  • Türkiye’de bir tıbbi cihaz kaydı tutarken
  • Söz konusu ürünlerin takibi için altyapı sağlanması yapılırken
  • Halk sağlığının korunmasını ve hasta güvenliğini sağlarken
  • Denetimin etkinliğini sağlarken
  • Tıbbi cihaz sorunlarına karşı hızlı hareket ederken
  • Güvenilmeyen ürünlerin Türkiye’de kullanılmasını önlerken

ÜTS’ye kaydolmak için hangi belgelere ihtiyacınız var?

Tıbbi cihaz satışı yapan her firmanın ÜTS kaydı ilgili mevzuatta açıkça düzenlenmiştir. ÜTS firmaları için kayıt işleminin MESİS veya VEDOP’tan yapılması gerekmektedir. Firmanızın MERSİS ve VEDOP numarası varsa tüm işlemlerinizi MERSİS sistemi üzerinden yapabilirsiniz. Firma sistem tarafından onaylandıktan sonra tıbbi cihaz dokümantasyon kaydı için gerekli evrakların sisteme yüklenmesi gerekmektedir. Bu belgeler:

  • CE Apostil Sertifikası
  • Uygunluk duyurusu
  • Kullanım kılavuzu
  • Üretici değilseniz yetkili distribütör sertifikası
  • Kalite yönetim sisteminizin sertifikası
  • Yerli ürün ise belge milli ürün içindir.
  • Ürün etiketi (güncel)
  • Ambalaj örneği

Üretim takip sistemine kayıt yukarıdaki belgeler sisteme yüklenerek yapılır. Ayrıca sisteme girilmesi gereken diğer bilgiler de aşağıdaki gibidir:

  • Ürünün adı
  • Ürün markaları
  • Ürün hattı
  • Barkod
  • Menşe bilgisi
  • Gönderiler
  • Kaç kalem içerir?
  • Üretim veya ithalat bilgileri
  • İlgili sınıf bilgileri
  • Kategori kodu
  • Referans Kodu
  • Bilet
  • Kod GMDN
  • Ürün resimleri
  • Ek Notlar

tekil ürün başvuru, teki ürün sertifikası, tekil ürün başvurusu nasıl yapılır, tekil ürün sertifikası nasıl alınır,

Başvuru ve Sertifikasyon Süreci

ÜTS ile ihracat sertifikası da (serbest satış sertifikası) düzenlenir. Yerli üreticilerin ülkemizdeki üretim tesislerinde Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu’na tescilli markaları için 93/42/EEC sayılı Tıbbi Cihaz Yönetmeliği, 90/385/EEC sayılı Aktif İmplant Tıbbi Cihaz Yönetmeliği ve 98/Free- Pazarlama Sertifikası A, 79/EC sayılı harici kullanıma yönelik (in vitro) tıbbi teşhis cihazları yönetmeliği kapsamındaki ürünler için verilir. Tıbbi Cihaz Yönetmeliği kapsamına girmeyen ürünler için bedelsiz satış sertifikası düzenlenmez.

Başvuru aşamaları aşağıdaki gibidir:

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın internet sitesinde yer aldığı üzere; Başvuruya ilişkin talep, üretici/ihracatçı veya yetkili temsilcisinin başvurusuna eklenir. Üretici firma, onay/tescil numarası, marka, ürünün ticari adı, muhafaza koşulları, ürün tanımı ve ürün içerik listesini içeren yetkili kaşeli ve imzalı belge ile il/ilçe müdürlüğünde yapılır. Aynı imalatçı tarafından üretilen birden fazla ürün için belgelendirme isteniyorsa, ihracatçı ekteki listeyi 2 nüsha halinde doldurarak tescil talebi ile birlikte İl/İlçe Komutanlığına teslim edilmektedir.

Üretim Takip Sisteminde Tekil Ürün Takibi

Bilindiği gibi; 12 Haziran 2017 tarihi itibari ile tıbbi cihaz kayıt/bildirim işlemleri, ürün hareketleri ve ilgili diğer iş ve işlemler Ürün Takip Sistemi (ÜTS ) üzerinden takip edilmektedir. 1 Mart 2019 tarihinden itibaren tıbbi cihazlar için bireysel izleme prosedürleri uygulanacaktır. Yayın tarihi itibariyle, bireysel girişi yapılan ürünler ve cihazlar, tıbbi cihazlar, Ekim ayı itibarıyla tek geçişleri başlamamış ürünler için ÜTS’de ürün hareket beyanlarının (fatura/ihracat, kullanım vb.) yapılması zorunludur. 31.2019 sağlık hizmetlerinin sunumunda kullanılamaz.

Ayrıca bireysel izleme iş akışlarının sağlıklı çalışabilmesi için ÜTS’de imzası bulunan sağlık hizmeti sunucularının (hastaneler, muayenehaneler, diyaliz merkezleri, tıp merkezleri vb.) Tıbbi Cihaz Kurumu’na ve ilgili makamların İl Sağlık Müdürlüğü’ne bildirilmesi gerekmektedir. Ayrıca tıbbi ekipman satış ve dağıtımını yapan firmaların (tıbbi cihaz satış merkezleri, göz klinikleri, işitme merkezleri, isteğe bağlı ortopedik-protez merkezleri, protez laboratuvarları), dişçilik, eczane, ecza deposu vb.) Üretimde tekil ürün takibi yaparak ürünü satan/dağıtan ve kaydı olmayan firmalara tıbbi cihazı satmayan veya dağıtmayan kişinin sabıka kaydı olup olmadığının kontrol edilmesi gerekir. Tek takip için neler gereklidir? üretici iseler şirketlerden “üretim bildirimleri”; ithalatçı “ithalat bildirimi” yapmalıdır. Üretim ve ithalat bildirimlerini tamamlayan firmalar, 1 Mart’tan itibaren satışları için “ver/al” bildirimi yapmaya başlayabilir.

Üretim ve ithalat bildirimi için ihtiyacınız olan bilgiler aşağıdaki gibidir:

  • Tıbbi ekipmanınız
  • Barkod numarası
  • Parti numarası
  • Envanter Adedi (1 Mart itibariyle stokta kaç ürün var)
  • Son kullanma tarihi
  • Tek izleme için önerilen işlemler

Yukarıdaki bilgilere dayanarak, envanterinizdeki ürünleri saymayı yararlı buluyoruz.  Ayrıca, 1 Mart’tan sonra yaptığınız satışları kaydetmenizde fayda vardır. Bu nedenle ek bir teslimat bildiriminizde herhangi bir sorun bulunmamaktadır.

Teslimat duyurusu yapılırken sattığınız tıbbi cihazın barkod numarasına ve tıbbi cihazın parti numarasına ihtiyacınız olacaktır. Tıbbi cihazlarınız için bireysel izleme mesajları (ithalat mesajları, üretim bildirimleri, ihracat/alma mesajları vb.) Tekil ürün takibi üzerinden manuel olarak veya içerdiği Excel şablonu ile oluşturabilirsiniz.

Tekil Takibin Amacı Nedir?

  • Tıbbi ve kozmetik cihazların Türkiye’de ruhsatlandırılması için,
  • Bu ürünleri izlemek için altyapı oluşturmak,
  • Hasta güvenliğini korumak ve toplum sağlığının korunmasına katkıda bulunmak,
  • Denetimlerin doğru ve verimli bir şekilde yürütülmesini sağlamak,
  • Ürün tehlikelerine karşı önlem alınmasını sağlamak,

Tehlikeli ürünlerin piyasadan hızla kaldırılmasını ve durdurulmasını sağlayın. Ürün takip sisteminde vücut dışı kullanıma yönelik tıbbi cihazlar, vücuda yerleştirilebilir aktif tıbbi cihazlar ve tıbbi teşhis cihazları yelpazesindeki ürün/cihazların üretimi, ithalatı, dağıtımı ve satışı; Şirket ve kuruluşlar için kayıt/bildirim işlemleri yapılmaktadır.

ÜTS’nin firmaya faydaları;

1 Ocak 2020 tarihinden itibaren tekil ürün takibi sistemi Sağlık Bakanlığı tarafından medikal ürün satan, üreten, ithal ve ihraç eden tüm firmalar için zorunlu hale getirildi. Meg Bilişim ve Yazılım, sahadaki ihtiyaçlarınızı karşılamak için çoğu muhasebe ve üretim programı ile sorunsuz çalışabilen ÜTS yazılımını geliştirmiştir.

İşlerinizi kolaylaştırmak için halihazırda kullanmakta olduğunuz kurumsal kaynak planlama (ERP) programı ile entegre olarak girdiğiniz evrakları TS’ye bildirmenizi sağlıyoruz. Ürün Takip Sistemi ile kargo ve bildirim alırken her bir ürün bilgisini girmenize gerek kalmaz, muhasebe programınız (ERP) ile entegre olduğundan, ürün bilgileri muhasebe programınızdan çıkarılarak zaman ve veri israfının önüne geçilir. Web tabanlı bir sistemdir. Bilinmeyen mesajları içe, dışa aktarma yaptığınızda bireysel mesajlar oluşturmak yerine genel mesajlar oluşturabilirsiniz.

İhracat bildirimlerinizle ilgili rapor görebilir, bu sayede hangi ürünlerin ne zaman, kime veya kimden bağışlandığını net bir şekilde görebilirsiniz.

Üretimde Proses Parametrelerinin Analizi

Üretimde Proses Parametrelerinin Analizi

Üretimde proses parametrelerinin analizi ve optimizasyonu imalatçı firmalar için oldukça önemli bir kavramdır. Şiddetli rekabetin yaşandığı pazarlarda, şirketlerin ürünlerinin kalitesi ve üretim, başarılarında bir faktördür. Çünkü, firmaların gerekli kaliteyi oluşturması ve geliştirmesi zorunludur. Kalite, beklentilerimizi tam olarak karşılayan veya aşan bir ürün veya hizmet anlamına gelir. Teknik olarak kalite; açık bir ihtiyacı karşılayan ürün ve hizmet özelliklerinin toplamıdır.

Buna göre şirketlerin kaliteyi oluştururken dikkate alması gereken iki husus vardır; tüketici ihtiyaçlarının belirlenmesi, bu ihtiyaçlara uygun ürün ve hizmetlerin yaratılması, tanımlanmış talep. Tüketici ihtiyaçlarının belirlenmesi için tüketici ile sağlıklı bir iletişim kurulmalı ve bu ilişkinin devamlılığının sağlanması için tüketici talebindeki olası değişimler hızla ürüne yansıtılmalıdır.

İşletmelerin rekabette başarılı olabilmeleri için tüketici özelliklerine (talep) göre üretim yapmaları gerekir. Ürünün üretilmesinde ve ürünün kalitesinin belirlenmesinde etkili olan süreç kavramı ve sürecin değişmesinin sebepleri tarafından ele alınmıştır. istatistiksel yöntemlerin süreç kontrolünde uygulanmasını, sistematik olarak istatistiksel süreç kontrolünün uygulama adımlarını göstermektedir süreç ve yetenek arasındaki ilişkiyi ve yetkinliği kabul etmek için hesaplanan kapasite değerlendirme göstergelerinden biri olan Cp‘nin kabul edilebilirlik sınırını incelemiştir.

İşlenebilirliği hesaplamak için kullanılan bir diğer kalitatif ölçü, karakteristik limitler durumunda farklı Cpk değerlerine karşılık gelen limiti aşan ürünlerin oranını çift taraflı teknikle kontrol eden Cpk indeksi ile test edilir.

Cpk Tahmincisi Cpk’yi hesapladı. Tek taraflı bir spesifikasyon sınırlaması durumunda, kusurlu ürünlerin yüzdesini hesaplamak için bir normal dağılım tablosunun kullanılabileceğini gösterdi.

Görüldüğü gibi, şirketlerin istenilen kalite düzeyini sunabilmesi için, ürünlerin tüketici beklentilerini temsil eden özelliklere göre tasarlanması gerekmektedir. Bu nedenle, üretim sürecinin spesifikasyonlara göre ürün üretme yeteneği sürekli olarak test edilmelidir. Bu değerlendirme süreç yeterlilik göstergeleri ile yapılabilir. Süreç yeterlilik göstergeleri ile, sürecin normal ve anormal dağılımlar için spesifikasyonları ne ölçüde karşıladığını belirlemek mümkündür. Performans göstergelerinin periyodik olarak hesaplanması sayesinde bu süreç sürekli olarak izlenebilir.

proseste dar boğaz analizi

Proses Kavramı

Süreç, bir ürün veya hizmetin üretilmesi için gerekli olan aşamalara karşılık gelir.Başka bir tanımda, insanlar, makineler/ekipmanlar, hammaddeler, üretim yöntemleri ve üretim ortamları bir araya gelerek ürünü oluşturur. Tanımlardan da anlaşılacağı gibi, bir süreç birkaç unsurdan oluşur. Bunlar; Proses, malzemeler, çevresel koşullar, operatörler, denetim 3. Proses değişkenliği kavramı ve belirlenmesi bir prosesin birkaç unsurdan oluşmaktadır.

Bu faktörler süreçteki bir varyasyon kaynağıdır. Değişim, süreçte yaratılan ürün ve hizmetlerin kalitesini etkiler. Bu nedenle, süreç varyasyonu dikkatle izlenmeli, analiz edilmeli ve dolayısıyla kontrol edilmelidir. Bir süreçteki değişimin nedenleri iki gruba ayrılır.

Proses kontrolünün birincil amacı olan verimliliğin arttırılmasında üretimde proses analizi son derece önemlidir. Teknik olarak verimlilik, çıktı ile girdi arasındaki oran olarak tanımlanır. Burada çıktılar, üretilen mal veya hizmetler olarak ve girdiler, o mal veya hizmeti üretmek için kullanılan kaynaklar olarak temsil edilir. Kaynakların mal veya hizmete dönüştürülmesi için bir üretim sürecinden geçmesi gerekir. Üretim sırasında meydana gelen olaylar, özel yapay zeka algoritmaları kullanılarak analiz edilir. Üretime değer katmayan şeyler atılacak. Üretimde kullanılacak veriler, optimizasyon ve modelleme ile üretilir. Bu verilerin kaydedildiği andan itibaren otomatik öğrenme gerçekleşir. Bu olaylar, verimliliği artıran döngüde sürekli olarak otomatik olarak yürütülür. (Ayrıca bakınız: Kaynak Verimliliği Nedir?)

Üretimde Proses

Bir üretim sürecinin performansını ölçmek için yaygın olarak kullanılır. Kullanılan Cp ve Cpk proseslerinin kalite göstergeleri incelenmiştir. Bu amaçla teori anlatıldıktan sonra bir tekstil firmasında belirli gün ve saatlerde rastgele alınan numuneler üzerinde uygulama yapılmıştır.

Üretim sürecinin kendisi tarafından belirlenen alt özellik sınırı 29’dur ve üst özellik sınırı 30’dur. Sonuçların ortalama 29,5 göstermesi beklenmektedir. Numuneler her gün test edildiğinde aşağıdaki sonuçlar elde edilir.

  • 1. gün: Cp=0.416 ve Cpk=0.283 *Bu işlem yeterli değildir.
  • 2. gün: Cp=0,354 ve Cpk=0.226 *Bu işlem yeterli değildir.
  • 3. gün: Cp=0,450 ve Cpk=0,360 *Bu işlem yeterli değildir.
  • 4. gün: Cp=0,642 ve Cpk=0,240 *Bu işlem yeterli değildir.
  • 5. gün: Cp=0.670 ve Cpk=0.690 *Bu işlem yeterli değildir.

İşlemin yeterli olduğuna karar vermek için Cp ve Cpk’nin 1.33‘e eşit olması gerekir. Veya daha büyük olmalıdır. Burada bu yöntemin bu standarda uymadığı açıktır. Bu nedenle proseste gerekli modifikasyonlar yapılmalı ve üretimde prosesinin spesifikasyon limitleri içinde olması sağlanmalıdır. Bir imalat firmasının piyasada faaliyet göstermeye devam edebilmesi için, sektörde popüler olan performans ölçütü olarak kabul edilen süreç yeterlilik metriklerini hesaplayarak prosesinin bu oranları karşıladığını göstermesi gerekmektedir.

üretim prosesinde risk analizi, risk analizi, üretimde risk analizi, otomatik risk analizi,

Risk Analizi Sırasında Ekip Zaman Tahmini

Süreç risk analizi, kuruluşlarda Ar-Ge, tasarım, değerlendirme, operasyonlar ve hizmetten çıkarma gibi birçok aşamada uygulanmaktadır. Kullanılan analitik araçlar, projeyi risk ve işlerlik açısından olgunlaştırır. Doğru aracı kullanmak, aktif olmadan beklentilerin karşılanmasını sağlar. Ayrıca sürecin risk analizi için tahmini sürenin gerçek zamana yakın olması, analiz için ayrılan bütçenin ve takvimin yanlı olmadığı anlamına gelmektedir. Elbette, bir süreç tehlike analizi çizelgesini etkileyen en önemli faktör, değerlendirilmekte olan sürecin karmaşıklığı ve ölçeğidir.

Ancak analizi yapacak ekibin etkinliği de önemlidir. Uygulamak için teknik eğitime ve denetlenen süreç hakkında derinlemesine bilgiye sahip bir ekiple çalışma saatleri ideale yakın olacaktır. Farklı disiplinlerin analize katkıları elbette değerlidir ancak programda sapmalara neden olacak seviyelere ulaşan kişi sayısı tüm çalışmanın dinamiklerini olumsuz etkileyecektir. Bu tarz durumlarda kaizen felsefesi süreçlerini uygulamak oldukça yerinde bir adım olacaktır.

Burada iyi bir uygulama örneği olarak teknik seanslara ek seanslar planlamak mümkündür. Uzmanlarla yapılacak toplantılarla uygulanabilecek analiz oturumlarında uygulanacak eylem planları alt oturumlar şeklinde ortaya konulacaktır. Alt oturumlarla belirli konulara cevaplar alınarak çalışma geliştirilebilir. Tehlikeleri belirleme ve riski kabul edilebilir seviyelere indirme süreci, entegre üretimde proses güvenliğinin iki temel unsurundan biridir. Tüm süreçlerde olduğu gibi, mühendislik risk yönetimi de bireylere ve sistemlere bağlı olmayan bir yönetim olmalıdır.

Bu bağlamda kuruluşlar, güvenlik yaşam döngüsü tehlikelerini belirlemek ve değerlendirmek için bir süreç oluşturmalıdır.

  • Projenin hangi aşamasında hangi araçların kullanılacağı,
  • Organizasyonlarda teknik bilgiye sahip personel nasıl yetiştirilir,
  • Uzmanın teknik liderlik kapasitesi nedir,
  • Ekiplerde hangi uzmanlıklar olmalı,
  • Mühendislik için uygun kişi sayısı nasıl sınırlanır?

sorularına cevap verebilmelidir.

Üretimde Proses Analizi ve Optimizasyonu

Süreç analizinde istatistiksel yöntemlerle verilerin analizi başlı başına ayrı bir alan olsa da alanda yaygın olarak bulunan bazı yöntemlerin süreç analizinde kullanılması önemli avantajlar sunmaktadır. Değerlendirme açısından önemli katkılar sağlar. Lineer regresyon yöntemi günümüzde kullanılan ana yöntem olsa da bu noktada verilerin değerlendirilmesi ve veri durumuna göre uygun yöntemin seçilmesi adımları atlanmıştır. Bu eğitim, çalışma katılımcılarının bu konudaki olası eksikliklerine dikkat çekecek ve uygun veri ve/veya yöntemlerin, uygun veri analizi yöntemlerinin ve yöntemlerinin nasıl belirleneceğini örneklerle açıklayacaktır. Doğrusal olmayan bir regresyon yöntemine ihtiyaç duyulduğunda, sonuçlarının ne olduğu ve nasıl değerlendirileceği vurgulanırken, katılımcıların da benzer çalışmalardan yararlanabilecekleri bilgi ve deneyim düzeyine ulaşmaları sağlanır.

Pnömatik Sistem Nedir?

Pnömatik Sistem Nedir?

Pnömatik sisteminin ne olduğu, kullanım alanları, sistem elemanları ve pnömatik sistem avantajları hakkında bilgilere aşağıdaki makalede yer verilmiştir.

Kısaca, sıkıştırılmış hava ile çalışan mekanik sistemlere pnömatik sistemler denilmektedir. Genellikle ortam havasını mekanik harekete çevirmek için kullanılır. (ortam havası dışında nitrojen ve karbondioksit de kullanılmaktadır. Saf oksijen yanıcı bir gaz olduğundan bu sistemlerde kullanılmaz.) Atmosferde içerisinde solunan havanın başka bir yere doldurulması sonucu elde edilen sıkıştırılmış hava itme gücüne sahiptir. Bu güç sayesinde mekanik hareketlilik elde edilmektedir.

“Pnomatik” Yunancadan gelmekte olan bir kelimedir. Kökü nefes manasına gelen “pneuma” sözcüğüdür. Pnömatik enerji kullanılarak enerji açısal, dairesel veya doğrusal bir şekilde kullanılabilmektedir. Pnomatik sistemler için kullanılacak olan hava basıncı kompresör aracılığı ile elde edilir ve hava tankları içerisinde depolanır. Pinömatik sistemler son teknoloji ürünlerdir ve verimliliği maksimize etmeyi amaçlamaktadırlar.

balon patlama anı, pnömatik balon, pnömatik balon deneyi, hava dolu balon patlama, balon basıncı, hava basıncı balon,

balon patlama anı

Pnomatik Sistem Örnek;

En basit örnek olarak balon örneği verilebilir. Balon şişirildiğinde ortam havası balonun için sıkışmaktadır. Yeterli yoğun miktarda balon şişirildikten sonra serbest bırakıldığında içerisindeki güç enerjiye dönüşecek ve balon hareket edecektir. Sıkıştırılmış hava içerisindeki enerjinin açığa çıkarılması ve kullanılması sistemine Pnömatik Sistem adı verilmektedir.

Pnömatik Sistem Nerelerde Kullanılır?

Pnömatik sistemler sürekli olarak geliştirilen ve verimliliğin sürekli artmasını hedefleyen ürünlerdir. Bu sebeple hemen her endüstri alanında yoğun olarak kullanılmaktadırlar. Robotik uygulama ve otomasyon sistemleri pnömatik sistemlerin kullanıldığı başlıca sektörlerden biridir. Buna ek olarak temizlik veya boyama işlemleri, dolum – ambalajlama makineleri, montaj hatları, gıda sektörü, iş makineleri, motorlu araçlar, tekstil sektörü gibi neredeyse hemen her alanda bu sistemler kullanılmaktadır. Özellikle günümüzde gelişme aşamasında olan robotik uygulamalarda ismi sıkça geçmektedir. İnsan formunda olan robotların hareketlerini gerçekleştirmeleri için bu sistem kullanılmaktadır. Bknz: İnsansız fabrika otomasyonu

pnömatik sistem avantajları, pnömatik sistem nerede kullanılır, pnömatik sistemlerin avantajları, neden pnömatik?,

pinomatik sistem avantajları

Pnömatik Sistemin Avantajları Nelerdir?

Pnömatik sistemlerin diğer sistemlere göre birçok avantajı bulunmaktadır. Öncelikle pnomatık sistem içerisinde gaz maddesi olarak dolaşanın hava olması alev alma veya patlama risklerini en aza indirmektedir. Sistem genel olarak ekonomiktir ve yapımı oldukça basit bir şekilde tamamlanabilir. Montajı kolay ve basit bir şekilde tamamlanır ve duruma bağlı olarak yeniden demonte edilip nakil edilebilir. Bir diğer avantajı uzun ömürlü olmasıdır. Çok yüksek bir basınç kullanılmadığında bağlantı bölümündeki elemanlar uzun süre kullanılabilmektedir. Sistemin geri dönüş için ayrı bir hatta ihtiyacı yoktur. İçerisinde hava kullanıldığı için işlem sonucunda hava tekrar atmosfere karışabilmektedir. Diğer sistemler ile kıyaslandığında çalışma hızı bakımından büyük tasarruf ve avantaj sağlamaktadır. Pinomatik sistem içerisinde ortaya çıkmış olan gücün şiddeti istenildiği gibi ayarlanabilir. Sistem içerisinde dolaşan madde hava olduğundan akışkan ihtiyacı duyulmamaktadır.

Pnömatik sistem için yapılan yatırım ile büyük miktarlarda enerji depolaması gerçekleştirilebilir. İstenildiği zaman bu depolanan enerji kullanılabilir. Yine tercihe bağlı durumlarda elde edilen enerji başka bir bölgeye nakil edilebilir veya taşınabilir. Pnômatik sistemler son olarak yüksek basınç riski ve elektrik kaçağı gibi riskleri barındırmazlar.

FMEA Süreçleri

FMEA Süreçleri

FMEA, çeşitli endüstrilerde ürün geliştirme ve analizinde kullanılmakta olup “hata türü ve etkileri analizi” olarak bilinmektedir. F.M.E.A açılımı; “Failure Mode and Effects Analysis” ‘dır. FMEA teknolojisi, ürünlerin ve montajların doğru ve güvenli bir şekilde uygulanmasını kontrol etmek için başta otomotiv endüstrisi olmak üzere çeşitli endüstrilerde kullanılmaktadır. Bu, ürünün fabrikadan son kullanıcıya hatasız olarak ulaşmasını sağlamak için en önemli testlerden biridir. FMEA, üretim süreçlerindeki hataları tespit etmek, üretim ve montaj süreçlerini iyileştirmek, maksimum performans sağlamak için yaygın olarak kullanılmakta ve kalite kontrol aşamasına yenilikçi bir bakış açısı getirmektedir.

FMEA Türleri

Hata modu ve etki analizi, ürüne ve sektöre özgü çeşitli şekillerde uygulanabilir ve bu da piyasada üç farklı tiple sonuçlanır. Üç tür FMEA vardır:

Entegre (MSR) FMEA, üründen çok projeye özel olarak tasarlanan bu modelde, FMEA sadece ürün odaklı değil, aynı zamanda çevresel sorunları tespit etmek ve öngörülemeyen sorunları önlemek için de tasarlanmıştır. Çalışma alanınızdaki olası elektronik ve programatik arızaları algılar ve etki ve hata analizi yapmak için sisteminizle birlikte çalışır. Bu tür FMEA, otomotiv endüstrisinde yaygın olarak kullanılmaktadır ve aynı zamanda markaların Ür-Ge departmanları tarafından da yaygın olarak tercih edilmektedir.

Hattan çıkan ürünlerin özelliklerini ve fonksiyonlarını tespit edebilir, analiz edebilir ve arıza araştırmaları yapılabilinmektedir. Ürünü en iyi şekilde montaja göndermek önemlidir. Proses FMEA, bir ürünün montaj aşamalarını analiz ettiği, hataya dayanıklı detayları belirlediği ve süreci iyileştirmeye yönelik öneriler sunduğu montaj aşamasında özellikle tercih edilir. Proses FMEA, yapısal analiz unsurlarına odaklanır ve üretim koşullarının iyileştirilmesi için öneriler sunarak tüm sistemi disipline eder. Bu sayede hattan çıkan ürünler en kısa sürede ve minimum hata ile teslim edilir.

FMEA Süreçleri Nedir?

Hata türleri ve etkileri analizi, sektör lideri yazılımları yenilikçi bakış açılarıyla birleştirerek şirketinizin üretim planlama ve kalite kontrol süreçlerini dijitalleştirmeyi amaçlar. Ürününüzün imalat ve montaj aşamalarında ortaya çıkabilecek sorunları tespit etmekte ve bu sorunlara olası çözümler sunmaktadır. Risk analiz raporu sayesinde, durumun iyileştirilmesinin sağlanması ve dijital yöntemler kullanılarak tasarım veya üretim sürecinin doğrulanması mümkündür.

Ürünleriniz için dijital kontrol mekanizmaları kurmalı, yapılan risk analizleri ile üretim aşamasında oluşabilecek hataları optimize etmelisiniz. Dijital olarak yürütülen hata ve tasarım süreçleri sayesinde üretim maliyetleri azaltılır ve nihai ürün performansı artırılır. Üretim aşamasında olası hata ve kusurlardan kaynaklanan sorunları belirleyerek alternatif çözümlerin geliştirilmesinde rol oynar. Ayrıca, müşteri güvenliğini artırmak amacıyla, hata modu ve etki analizi, ürünlerin tüketicilere maksimum performansla teslim edilmesini ve gelecekte referans olması için olumlu geri bildirimler almasını sağlamaktadır.

FMEA süreci, çalışmanın kapsamı ve hedefleri belirlenir, ekip üyeleri toplanır ve öğrenir. FMEA’yı yöneten sistem/süreç anlaşılmaya çalışılır. Sistem bileşenlerinde veya fazlarında olası hataları tespit eder. Her bileşenin ve aşamanın işlevi tanımlanır, listelenen her bileşen ve seviye için tanımlama yapılır.

Hataları ortadan kaldırmak için tasarımda doğal koşullar tanımlanır ve ekip üyeleri aşağıdaki soruları tartışır:

  • Her bölümde hata olması mümkün mü?
  • Bu tür bir hata hangi mekanizma ile meydana gelebilir?
  • Bir hata oluşursa bunun olası etkisi nedir?
  • Hatalar zararlı mı yoksa zararsız mı?
  • Hatalar nasıl tespit edilir?

FMEA ile ilgili olarak, çalışma grubu tanımlanan her bir arıza modunu önem derecesine göre kategorize etmeye devam edecektir. Aşağıdaki yöntemler ile yapılabilir:

  • Modal Kritik Üs
  • Risk Seviyesi
  • Risk Öncelik Numarası

Model önemi, dikkate alınan modun tüm sistemin başarısızlığına yol açma olasılığına karşı bir korumadır. Bu, verilen formülün nicel olarak tanımlandığı ve her türlü arızanın aynı sonuca yol açtığı cihaz arızaları için geçerlidir.

Risk seviyesi, arıza olasılığı ile meydana gelen arıza modlarının sonuçları birleştirilerek belirlenir. Bu, farklı arıza modları farklı olduğunda ve bir cihaz sistemi veya işlemi için geçerli olduğunda kullanılır. Risk seviyesi niceliksel, yarı niceliksel veya niteliksel olarak ifade edilebilir.

fmea aşamaları, fmea görseli, fmea türleri, adım adım fmea, Failure Mode and Effect Analysis, Hata modu ve etki analizi, Hata modu ve etki analizi türleri,

teknik fmea aşamaları

FMEA Aşamaları

F.M.E.A. araştırmasının 1. aşaması: Analiz edilecek sistemin iş akış şemaları ve mekanik ekipman kılavuzları kullanılarak detaylı bir şekilde incelenmesidir. Sistemin tanımı ve işlevsel gereksinimleri, aşağıdaki bilgileri içeren bir listeye dahil edilmelidir:

  • Sistemin işlevi ve yapısının genel bir açıklaması,
  • Sistemin elemanları arasındaki işlevsel ilişkiler,
  • Sistemin ve bileşenlerinin kabul edilebilir fonksiyonel çalışma limitleri ve her bir tipik çalışma durumunda sistemin limitleri.
  •  %100 hatasız bir sistem tartışılmaz ancak yüksek düzeyde sistem güvenilirliği ancak yedekleme gibi tekniklerin kullanılmasıyla sağlanabilir. Düşük güvenilirlik, düşük maliyetle gelir, ancak yenileme prosedürleri ve kayıpları ek maliyetler gerektirebilir. Daha fazla güvenilirlik, daha az kayıp ve daha düşük değiştirme maliyetleri anlamına gelir. Birincil sistemi olumsuz etkilemeyen bir arıza durumu meydana gelirse, operatör arızanın farkında olmadığı sürece başka bir değerlendirmeye gerek yoktur.
  • İkinci aşama ise sistemin işlevi ve çalışması hakkında teknik bir anlayış kazanın ve daha fazla analiz için sistemin işlevsel akış sırasını gösteren bir blok diyagram oluşturun. Blok şeması en azından aşağıdakileri içermelidir:
  • Ana alt sistem veya cihaz olarak sistemin bir parçası,
  • Kategorize edilmiş tüm girdiler ve çıktılar ve her bir alt sistemin sürekli olarak izlenmesini sağlayan bir tanımlama numarası,
  • Arızalara karşı otomatik koruma sağlayan tüm destek, isteğe bağlı sinyalizasyon ve diğer teknik özellikler.

Failure Mode and Effects Analysis (F.M.E.A) Uygulamaları

FMEA’nın teknik uygulamaları aşağıdaki gibidir;

  1. Süreç veya hizmetteki hatalardan kaynaklanan herhangi bir hasarın önlenmesini sağlamak için arıza tiplerinin sistematik olarak gözden geçirilmesi,
  2. Süreci veya hizmeti veya bunların işlevselliğini etkileyebilecek kusurları ve bu arızanın etkisini tanımlanması,
  3. Belirlenen bu arızalardan hangisinin sürecin veya hizmetin işleyişi üzerinde daha ciddi bir etkiye sahip olduğunun belirlenmesi. Böylece olası en büyük hasarı ve hangi tür arızanın buna neden olabileceğinin belirlenmesi,
  4. Montajdan önce, süreçteki hata olasılıklarını ve bunların kaynağını (tasarım, işletme vb.) saplanması,
  5. Başka kaynaklardan elde edilemeyen arıza oranı ve tipi belirlenerek gerekli test programlarının oluşturulması,
  6. Güvenilirliği deneysel olarak kontrol etmek için oluşturulmuş gerekli test programlarının sağlanması,
  7. Bir üründeki değişikliklerin olası etkilerinin belirlenmesi,
  8. Yüksek riskli bileşenlerin nasıl güvence altına alınabileceğinin belirlenmesi,
  9. Montaj hatalarının kötü etkilerinin nasıl ortadan kaldırılacağının tanımlanması.

Hata modu ve etki analizi, her bileşen, cihaz, makine veya proses parçasının arızalandığı sistemleri analiz etmek için kullanılır. Bu veri analizi gerçekleştirmek için sistem faktörleri hakkında detaylı bilgiye ihtiyaç duyar. Ayrıntılı tasarım FMEA’ları için söz konusu öğe, ayrıntılı bireysel bileşen seviyesinde olmaktadır; daha yüksek seviyeli sistem FMEA’ları için, öğeler daha yüksek bir seviyede tanımlanabilir.

  • Analiz edilen sistemi, bileşenlerini veya işlem adımlarını içeren akış şeması veya çizimi,
  • Bir sistem bileşeninin veya sürecinin her adımının işlevini anlamak,
  • Çalışmayı etkileyebilecek ortam ve diğer parametreleri detaylandırmak,
  • Belirli başarısızlıkların sonuçlarını anlamak,
  • Uygulanabilir olduğunda veri ve başarısızlık oranları dahil olmak üzere geçmiş hata bilgilerini toplamak.
Tekil Ürün Takip Sistemi ve FDA, GMP, IATF’deki Önemi

Tekil Ürün Takip Sistemi ve FDA, GMP, IATF’deki Önemi

Tekil Ürün Takip Sistemi Nedir?

ÜTS (Ürün Takip Sistemi) Türkiye sınırları içinde üretilen veya yurt dışından ithal edilen tüm medikal ve güzellik ekipman, malzeme ve ürünlerinin üretim bandında fabrikadan tüketiciye kadar takip edilmesini sağlayan TÜBİTAK tarafından geliştirilen bir sistemdir. Bu sistem, sahte ürünlerin tespit edilmesini kolaylaştırmaktadır.

Ürün takip sistemi, kozmetik firmalarının kayıt, kullanıcı işlemleri ve ürün bildirim işlemleri için 2016 yılında açılmıştır. 2017 yılında tıbbi cihaz firmalarına sunulan bu sistemde tüm tıbbi cihaz firma profilleri ve cihaz/malzeme test süreçleri uygulanmıştır. 2020 yılında Türkiye genelinde tüm Tip I, Tip II ve Tip III ürünlerin tek seferlik takibine başlanmıştır.

12 Haziran 2017 tarihinden itibaren tüm tıbbi cihaz kayıt/raporlama işlemleri, ürün transferleri ve buna bağlı diğer iş ve işlemler Ürün Takip Sistemi (ÜTS) üzerinden takip edilmektedir. 1 Mart 2019 tarihinden itibaren tıbbi cihazlar için ayrı izleme prosedürleri uygulanmaya başlanmıştır. Veriliş tarihinden itibaren bireysel girişi yapılan ürün ve ekipmanlar; tıbbi cihazlar ve bireysel geçişi henüz başlamamış ürünler için ÜTS‘ye ürün hareket beyanı (fatura/ihracat, kullanım vb.) ibraz edilmesi gerekmektedir.

Ayrıca ÜTS’ye kayıtlı sağlık hizmeti sunucularının (hastaneler, klinikler, diyaliz merkezleri, tıp merkezleri vb.) ilgili izleme süreçlerinin sağlıklı işlemesi için Tıbbi Cihaz Kurumu ve Devlet Genel Müdürlüğü nezdindeki ilgili makamlara bildirilmesi gerekmektedir. Şirket üretici ise bir “üretim raporu” ithalatçının bir “ithalat beyannamesi” hazırlaması gerekmektedir. Üretim ve ithalat bildirimlerini tamamlayan firmalar 1 Mart‘tan itibaren satış fişi düzenlemeye başlayabilmektedirler.

fda nedir, Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi nedir, fda onayı, fda onayı almak, fda türkiye, fda ürün takibi,

Amerika Birleşik Devletleri Gıda ve İlaç Dairesi

FDA Nedir? Ürün Takibindeki Önemi Nedir?

FDA sertifikası” veya “FDA onayı” nasıl alınır gibi sorulara cevap vermeden önce, “FDA” ne anlama geliyor kısaca bir göz atalım. Food and Drug Administration(F.D.A.) (Gıda ve İlaç İdaresi), ABD Sağlık ve İnsan Hizmetleri Departmanı için bir ofis olarak hizmet vermektedir. Bu durum başta gıda sektörü ve kimya sektörü olmak üzere birçok firma için çok önemlidir. Bu ürünlerin imalatını, satışını, ithalatını ve ihracatını düzenler. Kökeni 1860‘lara dayanan FDA, başta gıda ve ilaç olmak üzere çeşitli ürün grupları konusunda dünyanın otoritelerinden biridir.

Kapsamdaki ürün ve malzemeler bu kuruluş tarafından yayınlanan gerekliliklere uygundur. Etkili ve güvenli kullanım için tasarlanmıştır. Biyoterörizmi önleme yetkisiyle FDA, ABD gıda pazarına giren tüm ürünlerin halk sağlığına zararlı unsurlar içermemesini sağlamayı taahhüt etmektedir. FDA’nın yetkisinin kapsamı çok geniştir. Çalışmaları, yayınladıkları standartlar, ürün onay ve belgelendirme çerçeveleri artık birçok ülkede referans kabul edilmektedir.

Diğer devlet kurumlarıyla da birçok konuda işbirliği yapan FDA, dış ticarette söz sahibi olabilen bir kurumdur. Gerekli FDA onayına sahip olmayan ürünlerin riski kendilerine ait olmak üzere ABD pazarına girmesine izin verilmemektedir.

Bu yüzden FDA Tekil Ürün Takibi’nde çok önemlidir. Eğer FDA sertifikalı bir ürün satacaksanız kesinlikle takip etmeden hiçbir yere ihraç etmemelisiniz. Firmanız ve müşterileriniz için güven sağlama konusunda oldukça önemlidir. Denetimleriniz de tekil üretim takibi sayesinde daha sağlıklı yürütülecektir. Son olaraksa güvenli olmayan ve yüksek riskli ürünlerin hızla piyasadan kaldırılmasını ve piyasadan kaldırılmasını sağlayacaktır.

gmp, gmp nedir, gmp onayı, gmp üretim takibi, Good Manufacturing Practices, Good Manufacturing Practices nedir, türkiye gmp,

Good Manufacturing Practices

GMP Nedir? Ürün Takip Sistemindeki Önemi Nedir?

GMP(Good Manufacturing Practices), üreticilere medikal endüstrisi; gıda, ilaç, kozmetik ve tıbbi cihazlar gibi insan sağlığını etkileyebilecek ürünleri GMP standartlarına göre nasıl ve hangi koşullarda üretecekleri konusunda rehberlik eden bir kalite sistemidir. Good Manufacturing Practices standartlarının özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde kullanımına cGMP adı verilmektedir. GMP standardının başında kullanılan ‘c‘ harfi, İngilizce ‘Current-‘ kelimesinin kısaltmasıdır ve ‘dinamik‘ anlamında kullanılmaktadır.

GMP standartları, diğer standartların öngördüğü ve esas aldığı gibi, bir defaya mahsus bir sistem olmayıp, sürekli gözden geçirme ve kontrole tabidir ve ortaya çıkan sistematik veya operasyonel eksiklikleri gideren ve getirilen yeniliklere bağlı olarak gelişen bir sistemdir. GMP’nin kapsadığı bu uygulamalar, gıda üretimi ve dağıtımındaki temel yaklaşımlardan biridir ve hammadde, işleme, ürün geliştirme, üretim, paketleme, depolama ve dağıtım teknolojisinde sürekli uygulanan bir dizi adımdır.

GMP (İyi Üretim Uygulaması) aynı zamanda API’ler, farmasötikler/tıbbi cihazlar, dahili ve harici kullanıma yönelik ürünler ve gıda üreticileri için yapılan politikalar, normlar ve düzenlemelerin ortak bir tartışması olarak hizmet eder.

GMP, güvenli gıda üretimi ve güvenli gıda ticaretine kendini adamıştır. Siz de tüketici güvenini güçlendirmek istiyorsanız tekil ürün takip sistemine odaklanmalısınız. Bu sayede başarı oranınız artacaktır. GMP, gıda üreticilerinin/işleyicilerinin gerektirdiği minimum standartları karşılar. Good Manufacturing Practices, operasyonel verimliliği artırır ve akış hattı süreçleri aracılığıyla hatalı faaliyetleri azaltır. GMP, bir kuruluşu diğer gıda güvenliği standartlarına ve HACCP‘ye göre sertifikalandırmanın temelidir.

Gördüğünüz üzere bu tanım da FDA’ya benzemektedir. Önemi de bir o kadar benzer çünkü tıbbi cihazların kesinlikle tekil ürün takibiyle izlenmesi ve raporlanması gerekmektedir. Özellikle kozmetik ve tıbbi ürünlerde ise izlenebilmesi için büyük bir altyapı oluşacaktır.

The International Automotive Task Force, iatf nedir, iatf, iatf onayı, iatf onayı nasıl alınır, iatf nereden alınır, iatf önemi,

The International Automotive Task Force

IATF Nedir? Takipteki Önemi Nedir?

The International Automotive Task Force(Uluslararası Otomotiv Görev Gücü) Otomotiv endüstrisi için bir kalite yönetim sistemidir. IATF 16949 Kalite Yönetim Sistemi, ISO 9001 belgelendirme sistemine dayalı olarak otomobil üreticilerinin özel gereksinimlerini tanımlayan bir sistemdir. IATF 16949 standardı, küresel otomotiv endüstrisi için ISO Teknik Komitesi-TC 176 tarafından oluşturulmuştur. FORD, GM, CHRYSLER, Alman VDA6.1, Fransız EAQF, İtalyan AVSQ standartlarına göre yapılan QS 9000‘i kapsar.

Otomotiv endüstrisi için özel gereksinimleri içeren ISO 9000 standardına göre oluşturulmuştur. Sürekli iyileştirme ve hata önleme sağlayan bir sistemin temellerini sağlamaktadır. İSO 9000 standardı son zamanlarda geniş çapta benimsenmiştir, ancak yeni bir standart şimdiden onun yerini almaya hazırdır. QS9000 standardı 2003 yılına kadar geçerliydi ve bu noktada geri çekildi ve 2023 yılında revize edilmeyecek.

IATF 16949, Uluslararası Otomotiv Görev Gücü (IATF) tarafından ISO/TC 176 temsilcileri ve otomotiv üreticileri ve endüstri derneklerinden uzmanların katılımıyla geliştirilmiştir. 2. otomobil yönetim standartlarına dayalı sertifikasyon; Bu, tarafların yetkili makamı ziyaret etmesi, yönetim sistemini incelemesi ve kuruluşun standartta belirtilen ilke ve gerekliliklere uyduğunu belgeleyen bir sertifika vermesiyle yapılmaktadır.

Kalite yönetim sistemi belgelendirmesi, bir onay mührüdür ve sizi, kalite standartlarınızı anlayışlı müşterilere kanıtlama zahmetinden kurtarır.

IATF 16949, ISO/TS 16949:2009, ISO/TS 16949:1999, QS-9000, ISO 9001 ve ISO 14001 sertifikaları ayrıca aşağıdaki faydaları sağlar:

  • Ürün ve süreç kalitesinin iyileştirilmesi
  • Küresel kaynaklar için güven ekleme
  • Kalite iyileştirme için tedarikçi kaynaklarını yeniden değerlendirilmesi
  • Tedarikçi/alt yüklenici geliştirme ve tutarlılık için tedarik zincirinde ortak bir kalite sistemi yaklaşımı
  • Değişkenliğin azaltılması ve kaynak verimliliği arttırılması
  • Daha az üçüncü taraf sistem kontrolü
  • Kalite gereksinimlerinin daha derinden anlaşılması için ortak bir dil oluşturmak
  • İş bağlantılarında artış
  • Şirket itibarını iyileştirin
  • Pazarda artan rekabet gücü
  • Yönetilen ve disiplinli ürün yönetimi
  • Çalışan bilinci

Bu saydıklarımızın eksiksiz ve müşteri memnuniyetiyle sürdürülmesi için tekil ürün takip sistemi kullanmanız gereklidir. Örneğin halkın sağlığı ve bu sayede müşteri kapasitenizin de sağlığı ön plana çıkar. Sizin sattığınız ürünlerin kalitesinde de büyük artışlar görebileceksiniz.