0216 706 15 18 [email protected]

OEE Nedir? Nasıl Hesaplanır?

oee, oee nedir, oee işlemi, oee hesaplama,

Üretim hatlarının performansını doğru şekilde değerlendirmek, verimlilik artışı için kritik bir adımdır. Bu ihtiyaca yanıt veren OEE (Overall Equipment Effectiveness – Toplam Ekipman Etkinliği), makinelerin üretim kapasitesini ne ölçüde kullandığını ölçen güçlü bir metriktir. Ekipmanların kullanılabilirliği, performansı ve üretilen ürünlerin kalitesi gibi üç temel bileşeni bir araya getirerek, üretim süreçlerine dair kapsamlı bir verimlilik analizi sunar.

OEE Nedir?

Verimlilik, sürdürülebilir üretimin temel yapı taşlarından biri olarak kabul edilmektedir. Bir işletmenin üretim performansını gerçek anlamda değerlendirebilmesi için yalnızca ne kadar ürettiğine değil, ne kadar etkili üretim yaptığına da bakması gerekmektedir. OEE, tam da bu ihtiyaca cevap veren güçlü bir performans ölçüm aracıdır. 

OEE, bir üretim hattının ya da ekipmanın kullanılabilirlik, performans ve kalite unsurları çerçevesinde ne kadar verimli çalıştığını ortaya koymaktadır. Hem günlük operasyonları iyileştirmek hem de stratejik kararlar almak için işletmelere yön göstermektedir.

OEE’nin Temel Bileşenleri

OEE’nin hesaplanmasında üç temel bileşen birlikte değerlendirilmektedir. Bu bileşenler ayrı ayrı analiz edildiğinde üretim hattındaki kayıplar daha net görünür hale gelmektedir.

Kullanılabilirlik

Kullanılabilirlik, bir ekipmanın planlı üretim süresi içinde gerçekten üretime katkı sağladığı süreyi ifade etmektedir. Planlı üretim süresi, vardiyalar, bakım araları veya mola gibi kesintiler hariç tutularak hesaplanmaktadır. Kullanılabilirlik oranı, üretim sırasında yaşanan arızalar, kalıp değişimleri, ayar süreleri gibi plansız duruşlardan doğrudan etkilenmektedir. 

Duruş sürelerinin azaltılması, OEE’nin yükseltilmesi açısından kritik önem taşımaktadır. Ekipman ne kadar az durur, ne kadar uzun süre çalışırsa kullanılabilirlik o denli yüksek olur.

Performans

Performans, ekipmanın çalıştığı süre boyunca teorik maksimum hıza ne kadar yakın çalıştığını göstermektedir. Üretim sırasında meydana gelen yavaşlamalar, küçük duruşlar, operatör hataları veya malzeme besleme sorunları performansı düşüren başlıca etkenler arasında yer almaktadır. 

Makine çalışıyor gibi görünse de olması gereken hızın altında çalışıyorsa burada performans kaybı yaşanıyor demektir. Bu nedenle performans oranı, verimliliği doğru analiz edebilmek için mutlaka dikkate alınmalıdır.

Kalite

Kalite oranı, üretilen ürünler arasında kaçının gerçekten kullanılabilir olduğunu, yani ilk seferde doğru şekilde üretildiğini göstermektedir. Hatalı ürünler, yeniden işleme giden parçalar ve atıklar bu oranı olumsuz etkilemektedir. Kalite oranı ne kadar yüksekse üretimin o kadar az israfla yapıldığı anlamına gelmektedir. Hatalı üretimin minimize edilmesi, doğrudan üretim maliyetlerini düşürmekte ve müşteri memnuniyetini artırmaktadır.

OEE Nasıl Hesaplanır?

OEE’yi doğru şekilde anlayabilmek için öncelikle bu kavramı oluşturan temel bileşenleri tanımak gerekir. Her biri üretim sürecinin farklı bir yönünü temsil eden bu bileşenler, birlikte değerlendirildiğinde ekipmanın genel verimliliğini sayısal olarak ortaya koyar. Hesaplama süreci de bu yapı üzerinden şekillenir.

OEE hesaplama formülü

OEE = Kullanılabilirlik x Performans x Kalite

Bu formül sayesinde üretim hattının ne kadar etkili çalıştığı net şekilde ortaya konulmaktadır. 

Örneğin:

  • Kullanılabilirlik: %85
  • Performans: %90
  • Kalite: %95

Bu durumda OEE: 0.85 x 0.90 x 0.95 = %72.675 olmaktadır. Bu da ekipmanın teorik kapasitesinin yaklaşık %73’ünü verimli şekilde kullandığını göstermektedir.

Her bileşenin ayrı ayrı hesaplanması

  • Kullanılabilirlik = (Gerçek Çalışma Süresi / Planlı Üretim Süresi)
  • Performans = (Gerçek Çevrim Süresi / Teorik Çevrim Süresi)
  • Kalite = (Hatasız Ürün Sayısı / Toplam Ürün Sayısı)

Bu üç oran ayrı ayrı takip edildiğinde hangi alanda iyileştirme yapılması gerektiği daha net anlaşılmaktadır. Örneğin, kullanılabilirlik düşükse ekipmanın sık sık durduğu, kalite düşükse çok sayıda hatalı ürün üretildiği anlaşılmaktadır.

İlginizi Çekebilir:  Üretim Planlama ve Kontrol

OEE yüzdesi neyi ifade eder?

Elde edilen OEE oranı, işletmenin üretim verimliliğini sayısal olarak özetlemektedir. Bu oran %100’e ne kadar yakınsa işletme o kadar etkin üretim yapıyor demektir. Ancak birçok sektörde %85 ve üzeri OEE, mükemmel kabul edilmektedir.

OEE Değer Aralıkları ve Yorumlama

  • %85 – 100: Dünya standartlarında mükemmel üretim performansı
  • %75 – 85: Güçlü ama gelişime açık performans
  • %60 – 75: Ortalama düzeyde üretim verimliliği
  • %60 altı: Kritik düzeyde kayıplar yaşanan süreçler

OEE Hesaplanırken Dikkat Edilmesi Gerekenler

OEE, doğru hesaplandığında üretim hattına dair çok değerli bilgiler sunmaktadır. Ancak bu hesaplamaların güvenilir ve anlamlı olabilmesi için belirli kriterlere dikkat edilmesi gerekmektedir. Veri kalitesi ve süreçlerin net şekilde tanımlanması bu konuda belirleyici olmaktadır.

  • Plansız duruş süresi, çevrim zamanı ve hatalı ürün sayısı gibi verilerin eksik ya da yanlış girilmesi, hesaplanan OEE değerlerinin gerçeği yansıtmasını engeller ve alınacak aksiyonları hatalı yönlendirebilir. Bu yüzden her verinin eksiksiz, zamanında ve doğru kaynaklardan girilmesi büyük önem taşır.
  • Arıza, bakım, kalıp değişimi, malzeme bekleme ya da personel eksikliği gibi duruş nedenlerinin açıkça ayrıştırılması, hangi sebeplerin üretim kayıplarına yol açtığını net şekilde analiz etmeye yardımcı olur. Bu ayrım yapılmadığında iyileştirme çalışmalarının odağı sapabilir.
  • Performans oranının sağlıklı hesaplanabilmesi için standart çevrim süresi doğru tanımlanmalıdır. Bu sürenin makinenin teknik kataloğundaki ideal değerle uyumlu olması gerekir. Aksi halde yüksek ya da düşük OEE sonuçları yanlış yönlendirme yaratabilir.
  • Üretim sonunda çıkan ürünlerin hangilerinin hatalı kabul edileceği önceden belirlenmelidir. Kalite kriterlerinin belirsiz olması, OEE içindeki kalite oranının tutarsız çıkmasına neden olur ve kaliteyle ilgili kararların doğruluğunu zedeler.
  • Veri girişleri farklı sistemlerden yapılıyorsa bu durum karışıklığa yol açabilir. Tüm verilerin merkezi ve tek bir platformdan toplanması, tutarlılığı sağlar ve analizlerin daha güvenilir hale gelmesine yardımcı olur.
  • Eğer otomatik veri toplama sistemi yoksa manuel veri girişlerinde disiplinli bir süreç işletilmelidir. Operatörlerin düzenli kayıt tutması, sorumlu kişilerin bunları kontrol etmesi ve gerektiğinde çapraz kontroller yapılması gerekmektedir.
  • Düşük bir OEE değeri, her zaman kötü bir performansa işaret etmez. Üretim tipi, ürün karmaşıklığı, ekipman yaşı veya vardiya koşulları gibi bağlamsal etkenler dikkate alınmadan yapılan değerlendirmeler, hatalı sonuçlara yol açabilir.

OEE’yi Artırmak İçin Uygulanabilecek Yöntemler

OEE oranını yüksek tutmak için makinelerin çalışıyor olması yeterli değildir. Üretimin verimli, hızlı ve sorunsuz şekilde sürdürülmesi de büyük önem taşır. Gerçek bir iyileştirme için kayıpların nedenleri doğru analiz edilmeli, bakım süreçleri optimize edilmeli, üretim geçişleri hızlandırılmalı ve sürekli gelişim kültürü benimsenmelidir.

Kök Neden Analizi

Verimlilik kayıplarının gerçek sebeplerini bulmak yüzeyde görünen belirtilerin ötesine geçmeyi gerektirir. Kök neden analizi, genellikle “5 Neden” (5 Whys) tekniğiyle gerçekleştirilir. Bu yöntemle bir problemin ardında yatan temel nedenlere ulaşmak mümkün olur:

  1. Neden üretim planı gecikti?
    Çünkü gereken ham maddeler zamanında gelmedi.
  2. Ham maddeler neden zamanında gelmedi?
    Çünkü tedarikçi teslim tarihini erteledi.
  3. Tedarikçi teslim tarihini neden erteledi?
    Çünkü sipariş ona geç iletildi.
  4. Sipariş neden geç iletildi?
    Çünkü stok seviyeleri doğru takip edilmedi.
  5. Stok seviyeleri neden doğru takip edilmedi?
    Çünkü envanter kontrol sistemi düzenli güncellenmiyordu.

Bu sorgulama sayesinde gecikmenin yalnızca tedarikçiden kaynaklanmadığı, aslında iç süreçlerdeki kontrol eksikliğinden doğduğu anlaşılır. Böylece sorunun yüzeydeki değil, yapısal nedenlerine odaklanmak mümkün olur. Bu yaklaşım, OEE oranını artırmak ve süreçlerde uzun vadeli iyileştirmeler sağlamak adına kritik bir adımdır.

Kök nedenleri tespit etmek aynı sorunun tekrar etmesini önleyen kalıcı çözümlerin uygulanmasına imkan tanır. Bu da hem OEE hem de genel üretim kalitesinde sürdürülebilir bir artış sağlar.

Kestirimci Bakım Uygulamaları

Plansız duruşlar, OEE oranını düşüren en kritik faktörlerden biridir. Bu duruşları ortadan kaldırmak için geleneksel periyodik bakımın ötesine geçmek gerekir. Kestirimci bakım (predictive maintenance), ekipmanların performans verilerini sürekli izleyerek arızaların daha oluşmadan öngörülmesini sağlar. 

İlginizi Çekebilir:  Geleneksel MES Sistemleri vs AI Tabanlı Üretim Yönetimi

Sensörler, titreşim analizleri, ısı ölçümleri ve yapay zeka destekli analiz yazılımları ile makinelerin sağlık durumu anlık olarak takip edilir. Böylece sadece ihtiyaç duyulan zamanda müdahale yapılır, gereksiz duruşlar önlenir, yedek parça kullanımı optimize edilir ve bakım maliyetleri düşer. Bu yaklaşım, üretim sürekliliğini güvence altına alırken OEE değerinde de belirgin bir artış sağlar.

SMED (Hızlı Kalıp Değişimi)

Üretim geçişlerinde yaşanan kalıp ve ayar değişim süreleri, hattın durmasına neden olarak verimliliği düşürür. SMED (Single Minute Exchange of Die) yöntemi, bu değişim sürelerinin dakikalar seviyesine indirilmesini amaçlar. 

Uygulamada, değişim adımları içsel (makine dururken yapılanlar) ve dışsal (makine çalışırken yapılabilenler) olarak ayrılır. Mümkün olduğunca çok adım dışsallaştırılır ve standardize edilir. 

Ek olarak, değişim sırasında kullanılan araç ve donanımlar sadeleştirilir, çalışanlar eğitimlerle hızlandırılır. Bu uygulama, üretim hattının aktif çalışma süresini artırır, daha esnek üretim planlamasına olanak tanır ve OEE bileşenlerinden “kullanılabilirlik” oranını doğrudan yükseltir.

Kaizen ve Sürekli İyileştirme

OEE’yi artırmak, teknik müdahalelerin yanı sıra ekip içinde sürekli iyileştirme kültürünün benimsenmesini ve tüm çalışanların sürece aktif katılımını gerektirir. 

Kaizen felsefesi, büyük atılımlardansa sürekli yapılan küçük iyileştirmelere odaklanır. Bu yaklaşımda çalışanlar günlük üretim süreçlerinde gözlemledikleri problemleri bildirir, öneriler geliştirir ve bu öneriler hayata geçirilerek adım adım gelişim sağlanır. 

Her seferinde daha iyiye ulaşmayı hedefleyen bu sistematik yaklaşım, çalışan bağlılığını artırırken aynı zamanda performansı da sürekli yukarı taşır. Üstelik bu iyileştirmeler zamanla büyük kazanımlara dönüşerek üretim hattının genel verimliliğini artırır ve OEE’nin sürdürülebilir şekilde yüksek tutulmasını sağlar.

OEE’nin Sağladığı Faydalar

OEE takibi, üretim performansını ölçmenin ötesinde, karar alma, kaynak yönetimi ve stratejik planlama gibi birçok alanda işletmelere yön gösteren güçlü bir araçtır. Bu metrik, doğru kullanıldığında üretim süreçlerine dair derin içgörüler sunmakta ve işletmelere önemli stratejik avantajlar kazandırmaktadır. Etkin bir OEE takibi sayesinde hem operasyonel hem finansal alanlarda sürdürülebilir iyileştirme sağlanmaktadır.

Plansız Duruşların Azaltılması

OEE, duruş nedenlerini kategorize ederek analiz etmeyi mümkün kılar. Arıza, kurulum, bekleme ya da malzeme eksikliği gibi nedenlerle yaşanan plansız duruşlar bu analizlerle net biçimde ortaya konur. Böylece işletmeler, en sık tekrar eden duruş türlerine yönelik kök neden analizi yaparak önleyici aksiyonlar alabilir. Bu durum üretim hattında daha az kesinti ve daha fazla süreklilik anlamına gelir.

Ekipman Verimliliğinin Artırılması

Makine ve ekipmanların ne kadar etkili kullanıldığı, OEE metriği üzerinden anlık olarak izlenebilir. Üretim süresinin ne kadarının gerçekten değer yaratan faaliyetlere harcandığı netleştirilir. Eğer bir makine düşük performans gösteriyorsa bunun nedeni tespit edilerek ekipmanın potansiyeli tam kapasite ile kullanılabilir hale getirilir. Bu da kapasite kullanımını artırarak yatırımların geri dönüşünü hızlandırır.

Kalite Yönetiminin Güçlendirilmesi

OEE’nin kalite bileşeni, üretim hattında çıkan hatalı ürünlerin oranını doğrudan ölçer. Bu sayede kalite problemleri geç kalınmadan fark edilir ve üretimin tamamına yayılmadan müdahale edilebilir. Kalite kayıplarını erken tespit etmek, müşteri memnuniyetini artırırken aynı zamanda yeniden işleme ve hurda maliyetlerini de düşürmektedir.

Operasyonel Maliyetlerin Azaltılması

Verimlilik eksikliği, zaman ve kaynak israfına neden olur. OEE ile bu israf alanları tespit edilerek ortadan kaldırılır. Enerji, malzeme, iş gücü ve zaman gibi değerli kaynaklar yalnızca gerekli olan alanlarda kullanılır. Bu da genel operasyon maliyetlerinin düşmesini ve kaynakların daha akıllıca yönetilmesini sağlar.

Karar Alma Süreçlerinin Hızlandırılması

OEE, sahadan gelen verilerin anlık olarak işlenmesini sağlar. Bu da yöneticilere olay bazlı değil, veri bazlı karar alma yeteneği kazandırır. Güncel, objektif ve şeffaf veriler sayesinde üretimle ilgili iyileştirme kararları daha hızlı ve isabetli şekilde alınabilir. Böylece iş gücü daha stratejik noktalarda değerlendirilir.

Sürekli İyileştirme Kültürünün Benimsenmesi

OEE’nin düzenli takibi, işletmelerde performansa dayalı bir kültürün gelişmesini sağlar. Takımlar arasında karşılaştırmalar yapılabilir, ortak hedefler belirlenebilir ve ekipler bu hedeflere ulaşmak için birlikte hareket eder. Bu yapı, “Kaizen” gibi sürekli gelişim felsefelerini destekleyerek verimlilik artışını kalıcı hale getirir.

Veriye Dayalı Yatırım Planlaması

Ekipman performansları sayısal olarak ölçüldüğü için hangi makinenin yeterli kapasitede çalıştığı, hangisinin yenilenmesi gerektiği açıkça görülür. Bu şeffaflık sayesinde yatırım kararları tahmine değil, gerçek verilere dayanır. Modernizasyon, bakım ya da yeni ekipman yatırımları doğru zamanlamayla yapılabilir.

Diğer yazılara da göz atın:
Akıllı Bina Nedir?

Akıllı Bina Nedir?

Akıllı binalar, dijital teknolojilerin entegrasyonu sayesinde enerji verimliliği, güvenlik, konfor ve...